ABD’nin Rusya ‘Korkusu’: Avrupa Savunma Bütçesi 4 Kat Artıyor

0

Rusya’nın 2008’de ki Gürcistan saldırısı dünyanın dikkatlerini Rusya’nın üzerine çekmişti. Rusya’nın duracağını düşünen ABD ve Batı ülkeleri yanıldı ve 2014 yılında Rusya’nın Ukrayna müdahalesi ve Ukrayna’da ki ayrılıkçıları desteklemesi Batı ülkelerini korkuttu. Rusya’ya acilen bir şeyler yapılması gerektiğini fark eden başını Almanya’nın çektiği Batı ülkeleri, ilk iş olarak Rusya’yı G-8‘den tabiri caizse attılar ve Rusya’ya ambargo uygulama kararı aldılar. Bunun yanında Rus saldırganlığına karşı NATO’nun etkinliği artmaya başladı. 2014’ten günümüze Rus tehditi ABD ve Batı ülkelerini tehdit etmeye başladı.

abd bütçesi

Son olarak ABD, “Rus saldırganlığı” nedeniyle 2017’de Avrupa savunma bütçesini dört katına çıkaracağını açıkladı. Bununla birlikte Pentagon, IŞİD’le mücadele bütçesini de %50 oranında artıracağını duyurdu.

ABD Savunma Bakanı Carter, Irak ve Suriye’de koalisyon güçleri bünyesinde hava saldırıları düzenleyen Amerikan güçlerinin lazer güdümlü füze ve “akıllı bomba” stoklarının azaldığını söyledi. Bu nedenle de ABD, 1.8 milyar dolar değerinde 45 bin adet daha füze ve roket alacak.

ABD Savunma Bakanı Rusya konusunda, “Rus saldırganlığına karşı güçlü ve dengeli bir yaklaşım benimsiyoruz. Son 25 yıldır bunun için kaygılanmamız gerekmiyordu. Keşke böyle olmasaydı ama şimdi kaygılanıyoruz” dedi.

Amerika Birleşik Devletleri Batı ülkeleri gibi Rusya’yı tehdit görerek silahlanmayı arttırıyor. 2017’de de ABD savunma harcamalarının Avrupa ayağının bütçesini 789 milyon dolardan 3.4 milyar dolara çıkarmayı hedefliyor.

Suriye’de Son Durum Haritası (Şubat 2016)

0

Suriye’de son durum Şubat 2016 itibariyle daha da karıştı. Rusya’nın hava saldırıları ılımlı muhaliflerin ilerleyişinde büyük etki göstermedi. Esad rejimine ait güçler Rusya’nın desteğinin karşılığını en fazla Lazkiye’nin kuzeyinde, Türkiye sınırında aldı. Türkiye’de daha çok twitter’da konuşulan; Kürt Dağı ve Kızıl Dağ’ın olduğu bölgeyi ifade eden Türkmen Dağı‘nda rejim güçleri hakimiyetini genişletti.

Önümüzdeki günlerde Halep bölgesinde ki çatışmaların yoğunlaşacağı ve Suriye’de son 5 yılın en şiddetli savaşının Halep’te yaşanacağı söyleniyor. Muhalifler Halep’in güneyinde kayıplar yaşadı ve rejim güçleri bu bölgelerde ilerledi. Ama halen Halep vilayetin %55’i muhaliflerin elinde. Geçen sene İdlib vilayetinin tamamını ele geçiren muhalifler, Rus saldırılarına rağmen bu bölgedeki hakimiyetini korudu. Rusya’nın Suriye’de yaklaşık 4 aydır süren hava saldırılarında rejim güçleri, sadece yüzde 1,3’lük toprak kazanabildi.

Suriye’nin kuzeyinde ise PKK’nın Suriye’de ki uzantısı PYD; Türkiye’nin kırmızı çizgisi olan Azez-Cerablus hattında ki, muhaliflerin elinde bulunan Azez’e yakın köylere saldırılarda bulunuyor. Ama şuan için ABD ile Türkiye’nin anlaşması gereği hat halen IŞİD’in elinde bulunuyor.

Şuan son güncel bilgi olarak da Halep’in Kuzeyindeki (ayrı olan kırmızı alanlar) Esad rejiminin kontrolündeki bölgeler birleşti ve Halep-Türkiye bağlantısı kesildi. Ama sürekli bu hattın muhalifler ve Esad rejimi arasında el değiştirdiği söyleniyor.

Anlık olarak güncellenen interaktif suriye haritası, canlı olarak hangi bölge kimin elinde gösteriyor.

Halep’in kuzeyindeki son gelişmelerle birlikte Suriye’de son durum haritası Şubat 2016 itibariyle ise şöyle:

suriye son durum haritası 2016

Alternatif Harita:

suriyede son durum haritası şubat


Halep-Türkiye bağlantısı kesilmeden önceki harita:

Suriye son durum haritası 2016

Harita suriyegundemi.com’dan alınmıştır.

IŞİD’in Kontrol Ettiği Musul’dan 25 Fotoğraf

Nüfusunun çoğunluğunu Araplar, Kürtler ve Türkmenler’in oluşturduğu Musul, 9 Haziran 2014’de IŞİD’in eline geçmişti. IŞİD militanları bölgeyi terk eden Irak kuvvetlerinin arkalarında bıraktıkları çok sayıda silahı ele geçirdi, bankalardan yüz milyonlarca dolar yağmaladı, yüzlerce tutsağı cezaevinden çıkardı, keyfi idamlara ve kafa kesmelere başladı.

Irak’ın ikinci büyük şehri olan Musul’u IŞİD’den almak içinde Türkiye Başika üssüne takviye yapıp, Iraklı yerel milis ve askerleri eğitiyordu. Bu yıl sonuna kadar da büyük bir Musul operasyonu olacağı tahmin ediliyor. Bu operasyona da koalisyon uçakları, 2-3 bin kişilik ABD askeri, Iraklı askerler, Şii ve Sünni milisler ve peşmergeler katılacak gibi görünüyor. Daha önce de IŞİD’in kontrol ettiği bir başka bölge, IŞİD’in ‘başkenti’ Rakka’dan IŞİD kaynaklı fotoğraf paylaşmıştık. Aşağıdaki Musul ile alakalı fotoğrafların da IŞİD’e ait olduğunu unutmayalım. (Yani muhtemelen en güzel yer ve mekanlar kadraja girmiştir)
ışid musul

ışid musul

 

ışid musul

 

ışid musul

 

ışid musul

 

ışid musul

 

ışid musul

 

ırak musul

 

ırak musul

 

 

musul cadde

 

musul okul

 

musul okul

 

musul cadde

 

musul cadde

 

musul

 

ırak musul cadde

 

musul cadde

 

musul cadde

 

musul cadde

 

musul cadde

 

musul cadde

 

musul cadde

 

musul cadde

 

musul cadde

 

IŞİD’e Karşı Koalisyon’da Hangi Ülkeler Var?

Terör örgütü IŞİD’e karşı kurulan koalisyon ABD öncülüğünde Ağustos 2015’te kuruldu. 15 ülkeden oluşan bu koalisyon, Irak ve Suriye’de IŞİD’e karşı hava saldırıları düzenliyor, terör örgütüne karşı savaşan gruplara askeri danışmanlık ve insani yardım sağlıyor. Görseller Rusya’nın resmi haber ajansı sputnik’ten alındı. Haritadaki İDLİB vilayetinin yarısını boş göstermişler ama o beyaz bölge muhaliflere ait.

koalisyon askeri üsler

Irak ve Suriye’de IŞİD’e karşı mücadeleye katılan asker sayısı ve örgüte karşı kullanılan askeri araçların listesi

koalisyon ülkeleri

Rus Ekonomisi Nasıl Çöker?

Rusya Enerji Bakanlığı, ülkenin petrol fiyatı 20 doların altına inmesi halinde dayanamayacağını açıkladı. Rus petrol şirketlerinin mevcut durumu yatırımı azaltmak suretiyle idare ettiklerini ancak petrol fiyatlarının 20 doların altına düşmesiyle ekonominin çökeceği belirtildi.

putin

Rusya Enerji Bakan Yardımcısı Alexey Teksler, “Petrol fiyatlarındaki düşüşten en fazla bütçe etkilenmektedir. Batı Sibirya’daki petrol gelirlerinin yüzde 75-80’i bütçeye aktarılıyordu. Petrol varil başına 50 dolar olduğunda bu oran yüzde 30, 30 dolar olduğunda yüzde 12-13 oldu ve eğer petrol fiyatı 20 dolara inecekse yüzde 4 olacaktır.” dedi.

Rusya, ‘‘Dünya’nın en büyük petrol satıcısı ve çıkarıcısı’’ unvanlarına sahip ve ‘‘Dünya’nın en büyük petrol rezervlerine sahip ülkesi’’ unvanı da yakında Rusya’nın olabilir.

Dünyada 1 varil petrolün fiyatı şuan 28 dolardan 33,76 dolara çıktı. (01.02.2016) Rus şirketlerinin petrol üretim maliyeti varil başına 3-6 dolarken, genel üretim maliyeti ise varil başına 15-16 dolar. Yukarıda da belirtildiği gibi Rusya dünyanın en büyük petrol çıkarıcısı ve satıcısı. Petrol fiyatlarının düşüşünden de en çok Rusya Federasyonu etkileniyor. Ülkenin bütçe hesaplamalarına göre ise, bir varil petrolün 20 doların aşağısına inmesi ülke ekonomisinin çökmesine sebep olacak. En azından yetkili merciler bu öngörüde bulunuyor.

varil petrol

Kaynak: 
http://www.dunyabulteni.net/dunya/353387/petrolun-rusya-icin-dayanma-esigi-20-dolar
http://tr.investing.com/
http://tr.sputniknews.com/

İran’da Siyasi Yapı ve 26 Şubat Seçimleri

İran’da, 26 Şubat’ta Uzmanlar Meclisi ve parlamento seçimleri var. Seçimlere katılmak isteyen adayların yeterliliğini denetleyen Anayasayı Koruyucular Konseyi’nin (AKK) reformcu adaylardan sadece yüzde 1’ine adaylık izni verdi ve bu kararın İran’da seçim sonuçlarına muhtemel etkileri olacak. İran’da ‘reformcular ve muhafazakarlar’ diye iki ana kesim var.

iran cumhurbaşkanı ruhani
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani

İran’ın en üst otoritesi olan dini lider Ayetullah Ali Hamaney ise Anayasayı Koruyucular Konseyi’ne (AKK) destek veriyor. İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ise AKK’nin kararlarını eleştiriyor.

(Birçok reformcu adayın reddedilmesinin yanında, İran devrim lideri Ayetullah Ruhullah Humeyni’nin torunu Ayetullah Hasan Humeyni de adaylık başvurusu reddedilenler arasında.)

Ayetullah Ali Hamaney, Anayasayı Koruyucular Konseyi’nin yıpratılmaması gerektiğini savunarak, “Dünyanın hiçbir yerinde karar verici merkezler, rejimin esaslarını kabul etmeyenlerin yolunu açmaz” ifadelerini kullandı. Yani Hamaney diyor ki, reformcular İran rejimi için tehlikeli, AKK’nin reformcuları engellenmesi doğrudur.

İran Cumhurbaşkanı Ruhani Anayasayı Koruyucular Konseyi’ni sert bir şekilde eleştiriyor ama AKK’nin kararlarını değiştirme gibi bir durum söz konusu değil.

İranlı gazeteci ve Uluslararası İlişkiler Uzmanı Ali Efşari’ye göre Ruhani liderliğindeki reformcular mecliste çoğunluğu sağlasa bile, meclisin çıkardığı kanunları denetleyen AKK’nın, reformcuların geçirmek istediği kanunlara onay vermeyeceğini söylüyor.

İran’ın Dış Politikasını Kim Belirliyor?
İran’da Meclisin yapısı hangi kanat adına değiştirilirse değiştirilsin, İran’ın dış siyasetinin değişmeyeceği söyleniyor. İran’da dış politikadaki asli karar alıcı Dışişleri Bakanlığıyla birlikte Rehber (Dini lider Hamaney), Devrim Muhafız Kuvvetleri ve Milli Güvenlik Konseyi. Meclisin de Dışişleri Bakanlığı üzerindeki etkisi sınırlı. Ama dış politikada asıl belirleyici faktör dini lider Hamaney.

iranda siyasi yapı
Görsel: Anadolu Ajansı

Kaynak: 
http://www.dunyabulteni.net/dunya/353412/irandaki-secim-tartismalari-suruyor
http://aa.com.tr/tr/dunya/muhafazakarlardan-cumhurbaskani-ruhaniye-tepki/512956

IŞİD’in Kontrol Ettiği Bölgelerin Öncesi ve Sonrası

Suriye’de ki iç savaşta milyonlarca insan yerinden oldu, yüz binlercesi öldü ve ülke harabeye döndü.

Çeşitli silahlı grupların olduğu Suriye’de son iki yıldır da IŞİD faaliyette. IŞİD, Irak ve Suriye topraklarında ilan ettiği ‘devlet’ için ‘kalıcı ol ve genişle’ sloganını kullanıyor. Yayılmaya çalıştığı ya da etkisi altına almak istediği alanlarda da, etnik ve mezhebi ayrımları körükleme taktiği izliyor. IŞİD’in yaptığı katliamları ve infazları duyduk ve gördük. Peki IŞİD’in kontrol ettiği bölgelerin öncesi ve sonrasını gördünüz mü?

1.) Temple of Bel 

Önce:

Temple of Bel

Sonra:

Temple of Bel

2.) Temple of Baal Shamin

Önce:

Temple of Baal Shamin

Sonra:

Temple of Baal Shamin

3.) Irak Ramadi Olimpiyat Stadyumu 

Önce:

Ramadi Olimpiyat Stadyumu

 Sonra:

Ramadi Olimpiyat Stadyumu

4.) Halep

Önce: 

halep

Sonra:

halep sonra

5.) Kobani

Önce:

Kobani önce

Sonra:

kobani sonra

6.) Deyr ez Zor

Önce:

Deyr ez Zor önce

Sonra:

Deyr ez Zor sonra

7.) Humus

Önce:

Humus önce

 Sonra:

Humus sonra

Kaynak: indiatime – stratejikortak.com

Korkunun Hüküm Sürdüğü En Tehlikeli 10 Şehir

2

Meksika’da bağımsız bir araştıma kuruluşu dünyanın en tehlikeli kentlerini belirledi. Tehlikenin boyutları için çeşitli kıstaslar belirlerken, en önemli kıstas cinayet sayıları oldu.

1.) Caracas – Venezuela 
100 bin kişi başına düşen 120 cinayetle Venezuela’nın başkenti Caracas dünyanın en tehlikeli kenti unvanını aldı. Meksika’daki bağımsız araştırma kuruluşu “Kamu Güvenliği ve Ceza Hukuku Vatandaşlar Konseyi”nin raporunda dünyanın en tehlikeli 50 kentinin yarısından fazlasının Güney Amerika’da olduğu vurgulandı. Raporda, savaş bölgeleri dikkate alınmadı.

caracas

2.) San Pedro – Honduras
Dünyanın en tehlikeli 10 kenti sıralamasının ikinci sırasında Honduras’taki San Pedro kenti yer alıyor. San Pedro’da 100 bin kişi başına düşen cinayet sayısı 111.

san pedro

3.) San Salvador – El Salvador
Dünyanın en tehlikeli üçüncü kenti ise Orta Amerika’dan. El Savador’un başkenti San Salvador’da cinayet oranı yüz binde 108,54.

san salvador

4.) Acapulco – Meksika
Yaklaşık 638 bin nüfuslu Acapulco dünyanın en tehlikeli kentleri sıralamasında dördüncü sırada. Acapulco’da yüz bin kişi başına 104,73 cinayet işeniyor.

acapulco

5.) Maturin – Venezuela
Beşinci sırada ise yine bir Güney Amerika kenti var. Venezuela’nın Maturin kenti dünyanın en tehlikeli kentleri sıralamasında beşinci sırada. Kentte yüz bin kişi başına 86,45 cinayet işleniyor.

maturin

6.) Distrito Central – Honduras
Dünyanın en tehlikeli 10 kenti listesinin altıncı sırasında Honduras’tan bir kent yer alıyor. Bir Orta Amerika ülkesi olan Honduras’ın Distrito Central kentinde 100 bin kişi başına 73,51 cinayet işleniyor.

Distrito Central

7.) Valencia – Venezuela
Venezuela’nın üçüncü büyük kenti olan Valencia da dünyanın en tehlikeli kentleri arasında. Listenin yedinci sırasında yer alan kentte 100 bin kişi başına 72,31 cinayet vakasına rastlanıyor.

venezuela valencia

8.) Palmira – Kolombiya
Kolombiya’nın Palmira kenti de listedeki kentlerden. Sekizinci sırada yer alan kentte yüz bin kişi başına işlenen cinayet sayısı 70,88.

palmira

9.) Cape Town- Güney Afrika
Güney Afrika’nın üç büyük kentinden biri olan Cape Town, listenin dokuzuncu sırasında. Nüfusu yaklaşık 3,5 milyon olan kentte yüz bin kişi başına 65,53 cinayet işleniyor.

güney afrika cape town

10.) Cali – Kolombiya
Dünyanın en tehikeli 10 kenti sıralamasında sonuncu kent de yine Kolombiya’dan. Nüfusa göre ülkenin en büyük ikinci kenti olan Cali’de 100 bin kişi başına 64,27 cinayet vakasına rastlanıyor.

cali kolombiya

Rusya Suriye’de: Rusya’da ki Gizlilik, Rus Kayıpları ve Rejim Kazanımları

0

30 Eylül 2015’den beri Suriye’de olan Rusya, hava bombalamalarıyla Suriye’deki rejim ordusuna ve milislerine alan açmakta. Hava ile birlikte kara kuvvetleri olarak da Esad’a destek verdiği bilinen Rusya’nın ölen asker veya teçhizat kaybı konusunda bir bilgiye sahip olmak çok zor.

Bunun ise bazı nedenleri var. Rusya’da 2015 yılı Mayıs ayına kadar savaş zamanı hayatını kaybeden askerlerin ölüm nedenleri devlet sırrı olarak kabul ediliyordu. Yani nasıl öldü, kaç asker öldü vb. bilgilerin verilmesi yasaktı. Bu nedenle Rusya’da hayatını kaybeden askerlere ilişkin özel bilgilere dayanılarak haber de yapılamıyor. Geçtiğimiz sene (28 Mayıs 2015’de) askerler hakkındaki gizlilik daha da sertleşti. Vladimir Putin tarafından imzalanan yasa gereği, barış zamanında ve özel operasyonlarda hayatını kaybeden askerlerin ölüm nedenleri devlet sırrı olarak kabul edilecek. Rusya’da ki bu kısıtlamalar, Rus askerlerinin Suriye’de ki zaiyatı hakkında bilgi almayı da kısıtlıyor.
suriye halkı
Rus saldırılarının başlamasından sonra Suriye’de ne değişti?
11 Ocak tarihli araştırmaya göre, muhalifler Halep’in güneyinde kayıplar yaşadı. Yani rejim bu bölgelerde ilerledi. Ama halen vilayetin yarısından fazlası muhaliflerin elinde. Geçen sene İdlib vilayetinin tamamını ele geçiren muhalifler, bu vilayette ki kazanımlarını Rus saldırısına rağmen korudu. Rejim güçleri, Hama ve Humus’ta da ilerleme kaydedemezken, rejim güçleri yoğun bombardımana rağmen Şam’ın Doğu Guta bölgesinde büyük kazanımlar elde edemedi. (Harita en aşağıda)

rus askeri suriyede

Rusya’nın Suriye’de yaklaşık 4 aydır süren hava saldırılarına rağmen rejim, sadece yüzde 1,3’lik toprak kazanımı elde edebildi. Bu ilerlemeleri de Türkiye gündeminde çokça yer edinen Lazkiye’nin Türkmendağı bölgesinde yaşadı. Rus saldırılarının olduğu tarihler arasında rejim güçleri Hama’da Atşan ve Kefer Nabude köyü ile stratejik Morik beldesini de rejimden aldı.

Rusya sonrası esad rejiminin toprak kazanımları

4 ayda Suriye’de ne kadar Rus askeri öldü?
Esad rejime yakın kaynaklara göre Rusya’nın 30 Eylül 2015’ten bu yana Suriye’deki çatışma ve saldırılarında 109 askeri öldü. Doğruluğunu teyit ettirmenin imkansız olduğu bu haberde, kaynaklar Rus askerlerinin cephe hatlarında, özel birlik operasyonlarında ve timlerin sevkedildiği helikopterlerin düşürülmesi sonucu öldüğünü belirtiyor.

suriye son durum haritası

Kaynak: Londra merkezli IHS Jane araştırma merkezi / AA

Rusya Suriye’de Son 20 Günde Kime Saldırdı?

Rusya, Eylül 2015 itibariyle Suriye’de -IŞİD’e karşı- hava saldırılarına başladı. Başladığı günden itibaren dünya tarafından bu konuda eleştirilen Rus Hava Kuvvetleri nereyi bombalıyor, merak konusu. IŞİD’e karşı operasyonlar düzenleyeceğiz diye Suriye’ye müdahalede bulunan Rusya, daha çok muhalif alanlara saldırılarda bulunuyor.

İlk günden bugüne bu konuda eleştirilerin odağı haline gelen Rusya’nın hava saldılarını ISW mercek altına aldı. Düzenli olarak Rus uçaklarının hava saldırılarını raporlayıp dünyaya servis ediyorlar. Bu raporlamanın ise son 20 gününü burada paylaşmak istiyorum.

08-14 Ocak 2016 Rusya Hava Saldırıları

Rusya'nın Suriye'deki Hava Saldırıları

12-19 Ocak 2016 Rusya Hava Saldırıları

Rusya'nın Suriye'deki Hava Saldırıları

15-22 Ocak Rusya Hava Saldırıları

Rusya'nın Suriye'deki Hava Saldırıları

20-25 Ocak 2016 Rusya Hava Saldırıları

Rusya'nın Suriye'deki Hava Saldırıları

‘İran Şahlanırken, İsrail ve Türkiye Dışlanıyor!’

(Prof. Dr. BERİL DEDEOĞLU’nun ‘İsrail’in İran Karşıtlığı’ adlı yazısı) 

 İsrail’den gelen açıklamalardan biri, Adalet Bakanı Ayelet Şaked’e ait ve özetle Türkiye ile İran arasında bir Kürdistan devletinin kurulmasına İsrail’in olumlu yaklaştığı, hatta desteklendiği ifade ediliyor. Diğer açıklamanın sahibi ise Savunma Bakanı Moşe Yaalon; o da DAEŞ’in İran’a tercih edileceğini belirterek İsrail açısından en büyük düşmanın İran olduğu bildiriliyor.

ruhani

Bu görüşler, İsrail Milli Güvenlik Araştırmaları Enstitüsü’nde yapılan bir konferansta dile getirildiğine göre, öylesine ifade edilmiş sözler olarak değerlendirilemez. Ayrıca, iki farklı bakanın iki farklı konu gibi ele aldığı Kürdistan ve İran başlıkları, tamamen birbiriyle ilintili meseleler.

İran, İsrail’in baş düşmanı ise, İsrail’in desteklediği bir Kürdistan’ın bu ülke sınırında yeni bir devlet olarak ortaya çıkması, İsrail’in İran sınırına yaklaşmasını kolaylaştırır. Bu, aynı zamanda İran’ın hem stratejik olarak sınırlanmasına hizmet eder, hem “enerji” konusunda yeni bir oyuncunun sisteme girmesine yol açar. Enerjide yeni ve bağımsız bir oyuncu sisteme girince, İran’ın desteklediği Bağdat rejimi zayıflayabileceği gibi Rusya’nın enerji konusundaki tahakkümünden kaçmak isteyen ülkelere de bir seçenek sunulmuş olur. Dolayısıyla dile getirilen iki konu, İsrail açısından tutarlı gözüküyor.

İran’ın güçlenme senaryosu
İsrail açısından İran’ın neden en büyük düşman olduğu, bu iki ülkenin doğrudan neyi paylaşamadıkları pek açık olmasa da ortada ilan edilen bir baş düşman varsa, öngörülerin bunun üzerine inşa edilmesi gerekiyor.

İsrail, İran’a uygulanan ambargoların kaldırılmasıyla ekonomik olarak rahatlayacağını, güçleneceğini ve kazandığı parayı da silaha ve “alan genişletme” faaliyetlerine yatıracağını ileri sürüyor. BAE, Kuveyt ve Suudi Arabistan’ın da benzer bir kaygı içinde olduğunu ima eden İsrail, aslında bu çıkışıyla ABD’ye bir şeyler söylemeye çalışıyor.

Denilen şu: ABD, ısrarla İran’ın sisteme çekilmesine çabalıyor ve bu yolla İran-Rusya yakınlığını gevşeteceğini hesaplıyor.

Oysa, İran’ı sisteme çeken ABD olmayacak, Rusya’nın izin verdiği ölçüde bazı Avrupa ülkeleri olacak. Avrupa, “radikal İslami” örgütlerle mücadelede İran’a güvendiği gibi piyasalarına, enerji olanaklarına da ihtiyaç duyuyor. Hatta İran’ın daha da güçlenmesi halinde Suriye krizinin sonlanmasında daha büyük rol üstlenebileceğini, bu yolla göç baskısının azalacağını hesaplıyor.

İran’ın göçün durdurulmasına yol açacak Suriye politikaları etkili olursa, konuyu Türkiye ile görüşmeye de gerek kalmayacak, Türkiye-AB ilişkilerini konu etmeye de.

israil iran ilişkileri

Diğerlerinin geleceği
Kısacası İsrail ABD’ye yanlış yaptığını, Avrupa’nın Türkiye’yi by-pass ederek Ortadoğu açılımını İran ile yapacağını ve bunun da Rusya’yı asla zayıflatmayacağını söylüyor.

Bu koşulların İsrail’i Filistin konusunda radikal adımlar atmaya zorladığına da kuşku yok. Bundan rahatsız olan İsrail, Filistin devletine karşı çıkıp Kürdistan devletinin kurulmasını savunarak epeyce çelişkili bir pozisyonda kalıyor.

Ancak tüm çelişkilere rağmen, İsrail kendisinin doğrudan, Türkiye’nin ise dolaylı olarak “batı” tarafından ötelendiğine işaret ediyor.

Açıklamalardan görülemiyor ama belki İsrail kurulacak Kürdistan’ı Barzani yönetiminde düşünüyor ve Türkiye ile bu ülkenin çok yakın bir ortaklık kurmasıyla İran önünde bir güç dengesi oluşturulabileceğini tasarlıyordur.

İran’ın güçlenme senaryosu, İsrail’den çok Türkiye’yi ilgilendiriyor. Dolayısıyla bu tür açıklamaların Türkiye’nin kendi lehine farklı senaryolar hazırlamasında dikkate alınmasında yarar bulunuyor.

Osmanlı Döneminden Yeni Fotoğraflar

2

Osmanlı dönemine dair medya arşivi konusunda çok eksiğiz. Osmanlı dönemine ait fotoğrafların çoğu yurt dışı kaynaklı elimize ulaşıyor. İngiliz, Alman, İtalyan, Rus ve diğer Avrupalı ülkelerden…

Son olarak da ABD Osmanlı dönemine ait kendi arşivlerini yayınladı. Bu arşivlerde Osmanlı askerlerinden, Osmanlı’da ki gündelik yaşantıya kadar bir çok fotoğraf var. Bu fotoğrafları görünce Osmanlı dönemine dair gözümüzde bazı şeyler canlanacaktır. Tarih gezintisi diye başlığı süslesek de yeridir.

Osmanlı askerleri..
Kalabalık Osmanlı askerleri..
Yıldız Sarayı, İstanbul
Osmanlı döneminde sandallar..
Osmanlı döneminde paşalardan biri..
Osmanlı döneminde İngiliz askerleri
İstanbul boğazı…
Osmanlı paşalarından biri..
Osmanlı’da gündelik hayat..
İstanbul Boğazı..
İstanbul Boğazı’nda bir gemi..
İstanbul Boğazı’nda gemiler..
İngiliz askerleri İstanbul’da..
Osmanlı askerleri, Çanakkale’de..
Osmanlı askerleri cephede, Çanakkale..
Osmanlı askerleri..
Bir Osmanlı kadını..
Osmanlı topçuları..
Osmanlı gündelik hayatından bir kare..
Boğazda gemiler..
Osmanlı dönemi İstanbul manzarası..
Osmanlı’da halk..
Osmanlı askerleri cephede hazırlanırken..
Gemiler boğazda..
Osmanlı’da çocuklar..
Osmanlı askerleri..

Kaynak: stratejikortak.com