Hatırlarsanız Hindistan’da 2014 yılındaki seçimlerde Bharatiya Janata Partisi’nin (BJP) adayı Narendra Modi başbakan seçilmişti(2019 içinde açık ara favori gösteriliyor). Yine bu yılın başında nüfusun altıda birinin yaşadığı Uttar Pradesh eyaletinin yerel seçimlerinde BJP beklenenin de üstünde bir oy oranıyla eyalet meclisindeki 403 sandalyeden 311’ini kazanmıştı. Hindu milliyetçisi bir sağ parti olan BJP, önemli bir Müslüman nüfusa sahip bu eyalette(en çok Müslüman’ın yaşadığı eyalet) seçimlerde tek bir Müslüman aday bile göstermedi. Yani anlayacağınız onlar Müslümanların oylarına bile talip değiller.
Günümüzde Hindistan nüfusunun maalesef %50’si artık BJP kontrolündeki eyaletlerde yaşıyor. Onlara karşı direnen eyaletlerin ise çoğu doğudaki Komünist Parti eyaletleri. Fakat son birkaç seçimdir yıkılmaz dediğimiz Komünist kalelerimiz bile düşmeye başladı.
1947’de bağımsızlık mücadelesinin öncülüğünü yapan Mahatma Gandhi ve Jawaharlal Nehru’nun Kongre Partisi ülke siyasetinde yıllardır başat aktördü. 2014 yılındaki seçimlerde başbakanlığı BJP’ye teslim eden parti, eyaletlerde de ciddi kayıplar yaşadı. Görünen o ki bundan sonra da eski gücüne kavuşamayacak. Kongre Partisi BJP’ye ters olarak sürekli Hindistan’ın kültürel, etnik ve dini çeşitliliğine övgüler düzen bir liberal partiydi. BJP ise “Hindistan Hindularındır” ve “tek millet, tek kültür, tek din, tek dil” sloganlarını açık açık hiç çekinmeden kullanan bir yapının siyasi kolu. Nasıl? Size biryer den tanıdık geldi mi?
BJP’nin bu yükselişinde kuşkusuz Modi’nin karizması oldukça etkili fakat Hindu milliyetçiliğinin yükselişi daha da önemli. Çünkü Modi bütün milliyetçileri yerel ittifaklarla BJP arkasında birleştirmeyi başardığı için öne çıktı. Tabi ki 12 yıl yönettiği Gujarat eyaletinde gösterdiği ekonomik performansta unutulmamalı.
BJP 1980’de Rashtriya Swayam Sewak Sangh(RSS) adlı aşırı sağcı bir örgütün siyasi kolu olarak kurulmuştu. RSS ise Faşizmin oldukça revaçta olduğu 1920’li yılların ortasında 1925’te kurulan ve o zamandan bu yana Hindistan’da terör estiren bir yapı. RSS, Hindu milliyetçisi bir hareket ve Hindutva yani ‘Hindu olma’ ideolojisiyle yanıp tutuşuyor. Hindistan’ın asli unsurlarının Hindu dinine mensup kişilerden oluştuğunu iddia ediyorlar. RSS, İngiliz sömürge dönemiyle birlikte 400 yıllık Müslüman Mughal hakimiyetini de işgal dönemi olarak anlatıyor. RSS militanları Müslümanlara karşı fazla toleranslı buldukları Mahatma Gandhi’nin 1948’deki suikastından da sorumlular.
RSS’nin Hindutva ideolojisi için en büyük tehdit olarak gördüğü 3 kitle var. Bunlar Komünistler, Müslümanlar ve İseviler. Budistler, Jainistler, Sihler veya diğer dini gruplar fazla büyük nüfusa sahip olmadıkları için onların dikkatini pek çekmiyorlar. Yani batıdaki 3 kutup Hindistan’a gelince dörde çıkıyor.
Zaten hali hazırda Hindistan’da devlete karşı silahlı faaliyet gösteren örgütlerin hepsi ya Komünizm ya İsevilik yada İslam merkezli yapılanmalar.
Ömrü boyunca RSS’in aktif bir üyesi olan Narendra Modi 2001’de Gujarat eyaletinin başbakanı seçiliyor ve 2013’e kadar görevde kalıyor. 2002’de ise Gujarat’ta Hindistan tarihinin en büyük katliamlarından biri yaşanıyor. Bir Hinduist dini töreninden trenle evlerine dönen 58 Hindu yolcu vagonların içinde canlı canlı yakılıyor. Polis, treni bölgedeki Müslümanların yaktığını, Pakistan’ı ima ederek dış güçlerin de karışmış olabileceğini iddia ediyor. Bunun üzerine haftalarca eyaletteki Hindu milisler tarafından binlerce Müslüman’a yönelik linç ve katliamlar düzenleniyor. Canlı yakılmalar, tecavüzler, kılıçtan geçirmeler ve niceleri. En az bin kişi hayatını kaybediyor ve on binlerce insan yerinden ediliyor(Tabi nüfusa kıyasla bu rakamlar az gelebilir). Modi dahil, güvenlik ve idari görevlilerden kimse müdahale etmiyor, orada hedef olan insanlar korku içinde başına gelecekleri bekliyorlar. Tıpkı Nazi Almanya’sındaki “Kristal gece” olayı gibi veya bizdeki 1955’teki 6-7 Eylül Olayları gibi korkunç bir şey değil mi!
Modi’nin sicilinde birde başbakan seçildiği 2014’te meydana gelen Assam ve Andra Pradeş saldırıları var. Bu olaylarda Modi’nin “Müslümanlar Bangladeş’ten gelen yasadışı göçmenlerdir” ifadelerini kullanmasının ardından gerçekleşmişti. Hindu faşistler artık iktidar gücünün kendi yanlarında olduğu bilinciyle cesaret alarak Müslüman köylerine baskınlar düzenliyorlardı.
İşte Narendra Modi’nin sicili bu yüzden kabarık. Günümüzde de Bangladeş sınırlarına dev duvarlar inşa ederek kaçak girişleri önlemeye çalıştıkları malumunuz. Halbuki bu Bangladeş ekonomisine çok büyük zarar veriyor.
Modi, başbakanlığa seçildiğinden beri daha kapsayıcı bir dil kullansa da Modi dönemi, Hindistan’da ciddi ifade özgürlüğü ihlalleri, sansür uygulamaları ve üniversitelere müdahalelere sahne oluyor. Hindutva ideolojisini sorgulayanlar, dini azınlıklara yapılan ihlallere dikkat çekenler, hiyerarşik kast düzenine itiraz edenler, vahşi kapitalizme dur diyenler ve adil bir ekonomik düzen isteyenler ‘ulusal çıkarlara’ aykırılıkla suçlanıp anti-milli, komünist yada terörist ilan ediliyor ve kalkınma adına çevre katlini onaylayan projelere karşı çıkan aktivistlerin seyahat ve ifade özgürlükleri kısıtlanıyor. Yani dünyanın en kalabalık demokratik ülkesi yavaş ve emin adımlarla Faşizmin eline geçiyor ve bu durum sadece Güney Asya değil tüm dünya için büyük bir tehdit. Fakat kimsenin elinden bu gidişatı engellemek için bir şey gelmiyor.
Hindistan’da yeni yönetimden cesaret alanlar hayatın her alanında Hindistan’ın renkliliğine saldırıyorlar. Mesela Hindistan’da bu ay gösterime girmesi beklenen Padvamati filminin fragmanı ülkede büyük gürültü kopardı. Filmde Taç Mahal için Babürlülerin miras bıraktığı bir “leke” ifadesi kullanılırken her sene düzenlenen Tipu Sultan kutlamalarına da dil uzatılıyor. Bu tartışmalar ülkenin gündemine “Hintliler, geçmişte Hindistan’da asırlarca süren Müslüman hakimiyetine nasıl bakıyor” sorusunu akla getiriyor. Hele hele sembol haline gelmiş camilerin ve kiliselerin yıkılıp yerine tapınaklar inşa edildiği şu günlerde böyle Bollywood skandalları azınlıkları iyice endişelendiriyor. Açıkçası bende Tac Mahal için endişeliyim.
Tamam, şunu kabul ederim. Hindistan’da Evrengzib gibi, Firuz Halaci gibi ve Tipu Sultan gibi Hindular için büyük acılara sebep olmuş Müslüman liderler çok ama onların gericiliğine cevap olarak faşizm ortaya konulacaksa bu aralarında hiçbir fark olmadığını gösterecek ve herkesi kendinden soğutacak.
Hindistan’da kutuplaşma hızla artıyor ve gidişat çok ürkütücü.
Hadi Nazilerin elinde Nükleer güç ve yeterli insan kaynağı yoktu ve haliyle başarılı olamadılar, bu Naziler için kaçınılmaz bir şeydi. Peki ya Hindistan? Hem Nükleer güçleri var hemde İnsan kaynakları konusunda dünyanın en avantajlı ülkesi durumundalar. Hatta Çin’den bile daha avantajlılar çünkü Çin’in Hindistan’dan biraz fazla olan Nüfusunun yaş ortalaması Hindistan’dan oldukça yüksek. Yani Hindistan hem kalabalık Hem genç hemde militarize edilmiş bir nüfusa sahip.
Birkaç on yıl sonra dünyanın en kalabalık ülkesi olacak olan ve elinde atom bombaları olan Faşist bir ülke doğuyor! Zaten 2 kutuplu dünyada kutupların sayısı giderek artarken şimdi de bunlara çok daha güçlü bir kutup ekleniyor.
Kendi sınırları içinde seri katliamlar düzenlense, kim çıkıpta Nükleer silahları olan kalabalık bir ülkeye rest çekip bunu engellemeye cesaret edebilir? Daha önce olduğu gibi sadece kınar ve izlerler.
Muhammed Ali Çalışkan
StratejikOrtak.com MİSAFİR YAZAR
https://stratejikortak.com/2016/05/nukleer-guc-hindistan-pakistan.html
E-BÜLTENE ABONE OLUN
Stratejik Ortak yazarlarının makalesi ve haritalar ücretsiz e-postanıza gelsin.
Abone oldunuz, teşekkürler.
Bir şeyler yanlış oldu. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.
hindistanın nüfusu çok fazla, belki bu gerilimlerin yol açabileceği kaoslar ülkenin biraz rahatlamasına vesile olur. hava kirliliği atmosfer dışından belli oluyor doğayı perişan ediyorlar. biraz azalırlarsa hem ganj nehri hemde dünya nefes alır
Bilgilendirici bir yazı olmuş teşekkürler. Yalnız bir şeye itiraz edeceğim; “Hindistan Hindularındır” ve “tek millet, tek kültür, tek din, tek dil” ayrı “Tek Millet, Tek Bayrak, Tek Vatan, Tek Devlet” Biz millet olarak bir bütünlük diyoruz biz araya ne dil ne kültür ne de din katıyoruz. RTE bu ülkenin ortak değerlerine sahip çıkmamızı işaret ediyor anlayana. Ve bir ricam da var hep hindistanda kalabalık müslüman nüfusundan bahsediliyor ben merak ettim türkçe araştırdım ama bulamadım ki yabancı dilim de yok siz bu dönemde oradaki müslümanların statüsünü ve ülkede ki dağılımını bir konuda paylaşabilir misiniz?
Dünyadaki sorunlar kaynakların paylaşımının zorlasmasiyla dahada artıyor bu nüfus artışının getirdiği bisey. Belki hindistan gibi kalabalık bi ülkede savaş çıkması veya katliam olmasi dünya nüfusunu oldukça azaltıp doğayı önemli ölçüde rahatlatabilir. Malum Hindistan’da hava kirliliği uzaydan bile belli oluyor
keşke zamanında ülkenin bağımsızlık süreci yaşanırken pakistan ve dolayısıyla bangladeş hindistandan ayrılmasaymış. ingiliz doğu hindistan şirketininin altında topraklar tek bir ülke halinde bağımsız olsa müslüman nüfus oranı şimdi en az %30 olurdu. hindistandaki 150 milyon müslümana ilaventen pakistan ve bangladeştede toplam 300 milyon müslüman var ettimi 450 milyon. o zaman hindistan nüfusu olurdu 1.650.000.000 yani çeyreğinden fazlası ederdi. bide diğer dine mensuplarla birlikte bariz hindu üstünlüğü olmazdı.
“tek millet, tek kültür, tek din, tek dil” benzetme çok saçma olmuş. bu yazar başka yazılarında da böyle benzetme yapmış. RTE nin tek dil diye bir sloganı yoktur, tek millet te de kastı türkiyedir. çünkü çok yerde açık açık kürt ve kürdüstan kelimelerini kullanıyor. kısası mantıklı yada mantıksız farketmez RTE yi eleştireyimde solcular sürü psikolojisiyle zaten beni alkışlar. bi de cevaben aslında nazileri kastettiğini söylemiş. şimdi bu adam kendisi mi aptal yoksa bizi mi aptal sanıyor? arkadaş bu site türkçe, ve türkiyede hiç kimse hitlerin böyle bir sloganının olduğunu bilmiyor. yani nerden tanıdık gelebilir ki? bu yazarın bu sitede aşırı taraflı yazıları bol bulunuyor. neyse kale alınmaması gereken tipik komunist bir tip.
Yav he he.
Siz çocuk mu kandiriyorsunuz?
Her seferinde yok orda kastedilen o değil şudur bu değildir falan
Madem öyle niye o camianın partisinden muttefikine medyasından teşkilatına butun neferleri türk milleti şöyledir böyledir nutukları atıyor?
Aynı yalanları daha öncede “ne mutlu türküm diyene” lafını sevdirmek için türk ibaresinin vatandaşlığı temsil ettiğini iddia edenler söylüyordu
Onceliķle hindu müslümanlar diye bişey yok hint müslümanlar var.
Her örgütün ne kadar adamı var bunu bilmiyorum ama sadece hkp (m)’nin 100 binin üzerinde gerillası var. Selefi ideolojiyi hindistana pakistan sokmaya çalışıyor zaten. Pakistan yüzünden çıktı bu kadar örgüt. Bjp yüzünden değil.
Hindistan yakın bir gelecekte dünyanın en kalabalık ülkesi olacak. Çünkü doğurganlıgi çinden daha yüksek. Nüfusuda genç zaten.
Suan 1.3 milyar nüfusu var ve bunun sadece 300 milyonu diğer dinlerden. 1 milyarı ise hindu. 150 milyon müslüman 50 milyon hıristiyan 100 milyonda geleneksel hint dinlerini takip edenler mevcut.
Üstelik hıristiyanlar ve müslümanlar ülkeden kaçıyorlar. Körfezin petrol zengini ülkelerine ingiltere ye abd ye kanada ya avustralyaya kaçıyorlar
Burdaki tek millet, tek devlet, tek bayrak, tek vatan; yani tek din, tek kültür, tek dil gibi faşist ifadeler içermiyor. Daha çok ‘Türk’ değil ‘Türkiyeli’ kavramını ön plana çıkarıyor ki bu faşistliğin yıpratılması anlamına gelirr. Bu kadar düz mantıkla benzetme yapmayalım. İkisi de tek tek diye aynı amacı gütmüyor.
Hı Hııı tabi tabi
Tek milletten kastın türk değilde türkiyeli olduğunun hiç ayrıca vurgulandığını görmedim. Orda hem mhplileri yanına çekmek hemde kürtleri tamamen koparmamak maksatlı bir belirtmeme oyunu var ve bu bilinçli bir siyasi ciftyuzluluk
batuhan sen benim kimi kastettiğimi anladın mı ki hemen üstüne alınıyorsun. belki ben nazi almanyasını kastediyorum. yazının devamında nazilerin ismini sık sık kullanıyorum. yazının sonunda yeni hindistanı nazi almanyasına benzetmeye çalıştığımı fark etmedin mi de böyle konuşuyorsun?
gerçekten batuhanın değindiği benzetme çok saçma olmuş. bu yazar başka yazılarında da böyle benzetme yapmış. RTE nin tek dil diye bir sloganı yoktur, tek millet te de kastı türkiyedir. çünkü çok yerde açık açık kürt ve kürdüstan kelimelerini kullanıyor. kısası mantıklı yada mantıksız farketmez RTE yi eleştireyimde solcular sürü psikolojisiyle zaten beni alkışlar. bi de cevaben aslında nazileri kastettiğini söylemiş. şimdi bu adam kendisi mi aptal yoksa bizi mi aptal sanıyor? arkadaş bu site türkçe, ve türkiyede hiç kimse hitlerin böyle bir sloganının olduğunu bilmiyor. yani nerden tanıdık gelebilir ki? bu yazarın bu sitede aşırı taraflı yazıları bol bulunuyor. neyse kale alınmaması gereken tipik komunist bir tip.
1955 6-7 Ekim değil 1955 6-7 Eylül olayları olacak.
Ayrıca Hindistan komünist hareketi ve potansiyeli hakkında bir yazı yazarsanız faydalı olacaktır.
legal hindistan komünist partisi mecliste yer alıyor
illegal olan ise silahlı direnişte. illegal olan için şu yazımı okuyabilirsin
https://stratejikortak.com/2017/01/hinduizm-ve-maoizmin-kapismasi.html
Öncelikle cevap için teşekkürler yazınız gözümden kaçmış olmalı bu konuyu daha önce “Bir Ülkenin Yıkılması Bir İdeolojinin Çöktüğü Anlamına mı Gelir?” adlı yazınızda görmüştüm
Hindistan’daki Bu baskılar karşısında müslümanlar arasında selefi hareketi yandaş kazanıp örgütlenmeye başlarsa o zaman görürüz hinduluklarını milliyetçiliklerini.Hindistanda 200 milyon Müslüman nüfus var.Selefiler başkasına benzemez bunların hepsini kıtır kıtır keser bir an bile çekinmezler.Ülkede iç savaş çıkar o zaman görürüz ne halt yerler bu milliyetçi kabadayıcıklar.Karşılarına kendilerinden daha korkunç bir yapılanma çıkarsa görürüz bakalım ne halt yerler.Selefilerin vahşeti ve savaş azmi ve isteği karşısında diz çöküp tövbe isterler müslümanlardan.
savaşma azmine hiç girme bence hintliler dünyada ölümden en az korkan millettir.
adamlar zaten ölümü diğer yaşama geçiş olarak görüyorlar(reenkarnasyon).
zaten sri lanka iç savaşında hindu tamiller budist seylanlarla doğru düzgün çatışmıyordu bile çoğu zaman intihar saldırıları düzenliyorlardı.
dünyaya intihar eylemlerini yayanda tamillerdir zaten(intihar yeleğinide onlar icat etti)
o yüzden dedim ya “hem kalabalık hem genç hemde MİLİTARİZE” diye
Savaşma Azmine bencede pek girme.Selefi IŞİD 60 bin adamıyla 40 milyonluk Irak’ın yarısını 20 milyonluk Suriye’nin %65ini aldı iki senede elinde tuttu.Amerika Rusya Suriye Irak birleşti 4 senede zor toprakların çoğundan atabildiler hala daha ellerinde küçükte olsa bazı köyler var.Ayrıyeten intihar saldırılarını İcat eden onlarsa kitabını yazanlarda Selefilerdir 🙂 IŞİD gücünün doruğunda günde 7-8 intihar saldırısı düzenliyordu.Hindular ölünce inek olarak doğacaklarına inanıyorlarsa Selefi’lerde ölünce cenneti kazandıklarına inanıyorlar.Cennete gitmeyi göze almış bir selefinin önünde değil Hindu milliyetçisi Hindu tanrısı gelse duramaz.Adamlar ölümü dünyanın en büyük ödülü olarak görüyorlar.Eğer Hindistan’da bu baskı karşısında Selefilik taban bulabilirse ne demek istediğimi sende anlarsın.
Azınlık olduğun yerde yaptığın eylemin karşılığını misliyle görürsün. Gujaratta 50 hindunun intikami binlerce musluman dan alındı. Bombay ve kalkuta patlamalarindan sonra nefret suçu kaynaklı cinayetler patladi
Bunlar eski değil yeni milenyumda yasandilar
Sen hindistani avrupa gibi sandin herhalde
Orda avrupada olduğu gibi hoşgörü ve birlik çağrısı yapmıyorlar. medenilerle baş etmek kolay sen gel biraz doğuya
Hindistan’da Hindu milliyetçiliğinin yükselmesi ve müslümanların dışlanıp baskı görmesi en çok Selefilerin ve IŞİD El Kaide gibi yapılanmaların işine yarar.Hintli müslümanları daha kolay kendilerine çekebilirler.El Kaide yakın zamanda Hindistan El Kaidesinin kurulduğunu açıklamıştı.
hindistanda zaten 20 küsür islamcı örgüt var. hemde kongre partisi döneminde de vardı yani bu örgütler faşistler yüzünden çıkmadı.
işe de yaramıyor zaten. bir müslüman örgütün ufacık bir eylemine hindu milisler misliyle karşılık veriyorlar 2002’deki gujarat örneğinde olduğu gibi.
o yüzden müslüman örgütlerin eylemi hep ters tepiyor
hindistan dünyada en çok cinayet işlenen ülke. bunların önemli bir kısmı nefret suçları
Dediğim gibi ben bu örgütlerin Hindu müslümanlar tarafından desteklendiğini düşünmüyorum.Toplam kaç militanları vardır ki ? Hindistan’da 170 milyon Müslüman var hepsi desteklese binlerce militanları olurdu.Oysa ben bile Selefi ve komunist silahlı hareketleri yakından takip eden biri olarak hiçbirinin değil adını varlıklarını bile bilmiyordum 🙂 En fazla birkaç bin militanları vardır hepsini toplasan.Ama dediğim gibi bu baskı ve sürtüşme devam ederde Selefi hareketi taban bulabilirse çok büyük olaylar olabilir ve bu en çok El Kaide ve IŞİD gibi Selefi yapılanmaların ekmeğine yağ sürer.
Onceliķle hindu müslümanlar diye bişey yok hint müslümanlar var.
Her örgütün ne kadar adamı var bunu bilmiyorum ama sadece hkp (m)’nin 100 binin üzerinde gerillası var. Selefi ideolojiyi hindistana pakistan sokmaya çalışıyor zaten. Pakistan yüzünden çıktı bu kadar örgüt. Bjp yüzünden değil
Irkçılık ne yazikki çağımızın hastalığıdir. Hindistan da yaygınlaşması daha çok ölüm olacağını gösterir.