Siyaset Bilimci Umur Tugay Yücel, Türkiye‘nin Şanghay İşbirliği Örgütü hedeflerini, Türkiye’nin Rusya-Ukrayna savaşındaki arabulucu rolünü ve Türkiye’nin ‘Yeniden Asya’ açılımını Stratejik Ortak‘tan Caner Çiftçi‘ye değerlendirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz aylarda Özbekistan‘da yapılan Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) zirvesinin ardından Türkiye’nin Şanghay İşbirliği Örgütü’ne üye olmayı hedeflediğini söyledi.
Umur Tugay Yücel, ŞİÖ üyesi ülkelerin bugün bir çok alanda ve sektörde kendini ispatlamış üretici ülkeler olduğunu belirterek, örgütün büyüklüğünün, kapasitesinin ve potansiyelinin batı dışı demokratik uluslararası kuruluşlar arasında cazibesinin her geçen gün arttığını söyledi.
Yücel, Türkiye’nin, ŞİÖ’ye tam üyeliği ile Batı’da ve Doğu’da yer alan “merkez bir aktör” konumunda olacağını savundu.
Yücel, “Türkiye’nin üye olması Türk Dünyası’nın ağırlığını arttıracağı gibi Türkiye’nin de daha etkin olacağının ip uçlarını verir. Türkiye’nin Batı’da Doğu’da farklı coğrafyalarda ağırlığını artıracaktır. Ayrıca Çin, Hindistan, Rusya, Pakistan, İran ve Orta Asya ile ekonomik ilişkileri ve diyalog kanallarını geliştirme fırsatı sunacaktır. Bu fırsatlar teknolojiden nükleer endüstriye, dijitalleşmeden hammaddeye kadar genişleyecektir” dedi.
ŞİÖ’de Türkiye’nin silah teknolojisini çeşitlendirme ve artırma şansı yakalayacağını ifade eden Yücel, askeri tatbikatlar ve terörle mücadele de karşılıklı iş birliğinin gündeme geleceğini söyledi.
“BATI, TÜRKİYE’NİN İLİŞKİLERİNE GÖLGE DÜŞÜRÜYOR”
Umur Tugay Yücel, Rusya-Ukrayna savaşında Türkiye’nin rolüne dikkat çekerek, Türkiye’nin en önemli avantajlarından birinin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Putin ve Zelenski ile kurmuş olduğu ikili ilişki ağı olduğuna dikkat çekti.
Buna rağmen ABD ve İngiltere‘nin, Türkiye’nin bu ilişkilerini bozmak için yoğun çaba sarf ettiğini ileri süren Yücel, Türkiye’nin bu zamana kadar “ses getiren bir çok adımı olduğunu, bunların bazısının gerçekleştiğini bazısının da batılı aktörlerin müdahalesi yüzünden sonuç vermediğini” savundu.
Yücel, “Türkiye bu zamana kadar yüzde yüz bir performans göstermiştir. Başarılı bir savaş diplomasisi yürütmüş bir ülkedir. Burada da kilit nokta Türkiye’nin tabiki yüksek çıkarlarıdır. Yeniden Türkiye’nin bu ayın sonlarına doğru aktif diplomasi sonucu yeni sürprizler olabilir” ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE, GELECEK OKUMASINI DOĞRU YAPTI”
Umur Tugay Yücel, Türkiye’nin, ‘Yeniden Asya’ girişiminin gelecek okumasını doğru yaptığının kanıtı olduğunu söyledi.
Asya’nın köklü medeniyetlere ve sosyal sistemlere ev sahipliği yaptığını belirten Yücel, “İşte bu yüzden sadece güç Batı’da Asya’ya kaymıyor, batı medeniyetinden batı dışı medeniyetlere bir güç kayması gerçeğini kabul etmek gerekiyor. Bu ülkelerle girilecek ekonomik ilişkilerin ardından derin bir kültürel, sosyal ve medeniyetsel etkileşim getirecektir. Türkiye olaylara bu süzgeçten bakarsa Asya’daki ülkelerin siyasi yapılarına, ekonomik modellerine, teknolojik gelişmişliğini ve kültürel kodlarını anlayarak ülke ülke çalışması gerekiyor” dedi.
Yücel, bu konuda en büyük görevin devlet dışında üniversitelere düştüğünü ifade ederek, “Üniversitelerde Asya’daki medeniyetleri, ülkeleri ve kültürleri işleyecek bölümlerim çoğaltılması gerekiyor. Özellikle öğrenci ve akademisyenlerin Asya ile yoğun bir etkileşime girmesi gerekiyor. Öğrenci değişimleri, Asya’dan gelecek akademisyenlerin üniversitelerde yer alması bu sürece büyük katkı sağlayacaktır. Devlet kadrolarında da ekonomik ilişkiler dışında kültürel birimlerin oluşturulması gerekmektedir” diye konuştu.
Asya’daki ülkelerde turizmi kolaylaştırıcı hamlelerin geç kalınmadan devreye sokulması çağrısında bulunan Yücel, “Çünkü Asya’da her ülke bir dünyadır. Buraya Avrupa gibi bakmak, ele almak ve öyle işlemek en büyük yanlış olur. O yüzden önce bu ülkeleri keşfetmek ardından kapasite ve potansiyelleri ile bir strateji belirlemek ve bu stratejiyi hayata geçirmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.
E-BÜLTENE ABONE OLUN
Stratejik Ortak yazarlarının makalesi ve haritalar ücretsiz e-postanıza gelsin.
Abone oldunuz, teşekkürler.
Bir şeyler yanlış oldu. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.