Masada Dağı Efsanesi ve Yahudilerde Eğitim

7002
Yazarlık Başvurusu

”…Hatta dünya bile okuldaki çocuğun nefesi üzerinde durmaktadır. ”      

                                                                                   (Babil Talmudu: Shabbat 119b)

Milattan sonra 70 yıllarında Kudüs, Roma İmparatoru Herod tarafından işgal edilerek yağmalanır. Kutsallara dahi zarar vermekten imtina etmeyen Roma ordusu, dönemin Yahudi toplumunu da bu zulümlerden geri bırakmaz. İşte tam da bu yıllarda tarihteki en eski suikast örgütlerinden biri olan Yahudi Sicariiler ortaya çıkar. Vur kaç taktiğiyle eylemlerini gerçekleştiren Sicariiler, Kudüs sokaklarında kalabalıklar arasına girerek Romalıları ve dönemin egemen gücü olan Romalılara taraftar olanları hançerleyerek kalabalıklar arasında kaybolur ve mevcut ikametgahlarına çekilirlerdi.

Sicarii Örgütü Sembolü

Peki, mevcut ikametgahları neresiydi? İşte İsrail Milli Eğitim Bakanlığının ilkokuldan başlayarak müfredata kattıkları ve üniversitede hatta lisans üstü mecralarda bile konu edindikleri, okul çağına gelmiş tüm çocukların ziyaret ettiği ve Yahudi askerlerin yemin törenini gerçekleştirdiği yerin kaynağı olan söylence  buradan başlar. Masada Dağı Miti…

Efsaneye göre Masada Dağı, Haşhaşilerin üs bölgesi olan Alamut Kalesi’nde de olduğu gibi etrafı uçurumlarla çevrili doğal bir kale konumundadır. Kudüs’te ve kırsal bölgelerde Romalılara suikastlarda bulunan Sicariiler, eylemlerinin ardından buraya gelirler ve dağın konumundan dolayı da, düşman kuvvetleri çok sayıda olsa bile onlara karşı üstün bir konum edinirler. Zamanla Romalıların baskısından kaçan kadın ve çocuklarda buraya gelmeye başlar.Artık Masada Dağı, etrafı sarp kayalıklarla çevrili bir Yahudi kampı, minyatür bir Yahudi şehri görünümündedir. Romalıların gözünde suçlu olanların birer birer bu dağa sığınmaları bir süre sonra Herod’un ve dolayısıyla Roma Ordusunun da dikkatini çekecektir. Neticesinde dağ, sayıları on binleri bulan, dönemin en modern savaş aletleriyle teçhiz edilmiş Roma askerleriyle kuşatılır.

Dağı doğal savaş metotlarıyla  ele geçiremeyeceklerini gören Roma Ordusu, kuşatmayı aylarca uzatarak dağdakileri erzaksız bırakmayı amaçlamaktadır artık.Dağdaki Yahudilerin sayısı kaynaklara göre çeşitlilik gösterse de toplamlarının bini bulmadığı ortak kanısına karşın, Roma Ordusunun, dağdakilerin en az on katı olduğu bilinmektedir.Aradan aylar geçer, Roma Ordusunun bulunduğu yerden dağa sızarak erzak takviyesi yapmaya çalışan Yahudilerin başlarına gelenler de dağdakiler tarafından öğrenilince suikastçıların lideri Eleazar Ben Yair kaledeki herkesi toplayarak şu konuşmayı yapar: “Yahudileri, Romalıların elinde düşkün ve rezil şekilde göreceğimize, burada ölerek, hem Yahudilere onurlu bir hayat yaşamanın anlamını öğretebilir hem de onlara şanlı bir tarih bırakabiliriz.” der.

Masada Dağı

Bilinmekte olan bir şey vardır ki, Yahudi inancına göre her ne sebeple olursa olsun intihar haramdır.Bunun üzerine Yair: “…Bırakın kadınlarımız kötü yola düşmeden, bizden önce toprağa karışsınlar; bırakın çocuklarımız gömülsün, köleliğin acısını tatmadan… Onları öldürdükten sonra da karşılıklı olarak birbirimize çekelim kılıçlarımızı… Her şeyi yok edin,ama yiyeceklere dokunmayın, dokunmayın ki açlıktan değil, ölümü köleliğe tercih ettiğimiz için can verdiğimizi anlasınlar.” der. Aralarından on bir kişilik bir grup seçilir, bu grup dağda bulunan bütün herkesi kadın çocuk demeden kılıçtan geçirir, ta ki o son on bir kişi kalana kadar…Sonra gruptaki on kişide karşılıklı birbirini öldürür, son kişi ise kahramanlıklarını yaşayan bütün Yahudilere anlatmak için hayatta kalır…

Masada Dağı düşmüş, efsane bitmiştir. Ama okul çağına gelmiş bütün Yahudi çocuklarına, Eleazar Ben Yair’in de düşündüğü gibi, bu söylence şaşaayla anlatılır. Günümüz Yahudilerinin çoğunluğunun usunda ise, Büyük İsrail kurulmadığı müddetçe;  “Masada Dağı” üzerinde yaşadıkları İsrail toprakları olarak; Araplar ise, Masada Dağına benzettikleri İsrail Devletinin etrafını saran Romalılar olarak kalmaya devam edecek, bu tehlikeyi ise ancak “Büyük İsrail Devleti” bertaraf edecektir…

…Rab Abramla ahdedip dedi: Mısır ırmağından Fırat ırmağına kadar bu diyarı…senin zürriyetine verdim…

(Tevrat-Tekvin, 12: 7; 13: 15; 15: 18-21; 28: 13)

Peki, İsrail’de ilkokul çocuklarının dahi bildiği “Fırat Irmağı” nerededir?

Tehlikenin farkında mısınız?

 

Abdurrahman Topal 

       İAU Uluslararası İlişkiler ve İstihbarat İncelemeleri

E-BÜLTENE ABONE OLUN

Stratejik Ortak yazarlarının makalesi ve haritalar ücretsiz e-postanıza gelsin.

Abone oldunuz, teşekkürler.

Bir şeyler yanlış oldu. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.

Yazarlık Başvurusu

2 YORUMLAR

  1. Oncelikle bu konuda bizi aydinlattiginiz icin tesekkur ederim. Bana gore her turlu fikir veya inancin radikallesmesi tehlikelidir. Bunu bircok din veya doktrinde goruyoruz. Her millet toplumunu bir arada tutmak icin ve cikarlarini korumak icin mitler ve inanclar uydurur. Uzatmayayim Ortadogu’ daki su krizi ongoruluyor ve Israil buna hazirlaniyor. Buna ister din deyin ister bilim. BOP ne yazik ki mit veya masal degil gercek. Baskani Erdogan’dir.

Yorum Yaz

Lütffen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz