ABD’nin 2003 yılında Irak’ı işgaliyle başlayan Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) bağımsızlık çıkışları 2004 yılında geçici anayasa ile gündeme gelmiş, 2007’de tartışmalı bölgeler olarak tanımlanan topraklarda referandum yapılmasıyla sonuca ulaştırılmak istenmiştir. Ülkedeki Şii-Sünni gerilimi ve daha sonra gerçekleşen IŞİD işgaliyle de Erbil nihai sonuca ulaşmıştır.
7 Haziran 2017 yılında Mesut Barzani başkanlığında bir araya gelen IKBY’de bulunan parti temsilcileri, bağımsızlık referandumunun 25 Eylül’de yapılmasını kararlaştırdı. İran ve Türkiye’nin tepkisini çeken bu karardan dönülmeyeceğini açıklayan IKBY yetkilileri, referandumun Kerkük’ü de kapsadığını belirtti. Referandumun Erbil, Duhok, ve Süleymaniye vilayetlerinde de yapılacağı ve Irak anayasasının 140. maddesine göre düzenleneceği iddia ediliyor.
Barzani hükümeti gerçekten anayasada yer alan 140. maddeye göre mi, yoksa kendi belirlediği sınırılar dahilinde mi referandum yapacak? Yıllardır tartışma konusu olan bu maddenin içeriğinde ne var?
“Bir bölgeye bağlı olmayan vilayetlerin” yer aldığı 140. madde, ABD’nin 2003 yılındaki Irak işgalinden bir yıl sonra Irak Geçici İdare Yasası’nın (GİY) 58. maddesi, Irak anayasasının da 140. maddesi olarak daimi anayasa yerleşti. Kürtler tarafından masaya “şart olarak” getirilen bu maddeyle; normalleştirme, nüfus sayımı ve sakinlerinin iradesini tespit için Kerkük’te ve Kerkük’e bağlı diğer tartışmalı bölgelerde en geç 31.12.2007 tarihine kadar referandum düzenlenmesi planlandı. Fakat bu madde hiçbir zaman yürürlüğe girmedi. 2017 yılına kadar geçen sürede bu bölgelere Kürt göçü yaşanırken, Barzani yönetimindeki IKBY kendi taleplerini Irak’ın ABD desteğiyle hazırlanan anayasasına yerleştirmiş oldu. 2007 yılı sonuna kadar nüfus sayımı ve referandum yapılarak sorunlu bölgelerin IKBY’ye veya Bağdat’a bağlanması şart koşulmuştu ancak; Kürt, Türkmen ve Araplar arasında ‘uygulamadaki uyuşmazlıklardan’ ötürü bu madde 2007 yılı sonunda yürürlükten düştü.
Irak Anayasası’nda (140. Madde) tartışmalı bölge olarak söz edilen toprakların Musul ve ona bağlı olan Sehil Ninova, Şihan, Hamdaniyye, Tilkef, Zummar, Sincar, Kerkük ile Salahaddin vilayetine bağlı Tuzhurmatu, Diyala’ya bağlı Hanekin, Mendeli ve Bedre bölgelerini kapsadığı belirtilirken; Kerkük’ün dışında diğer şehirlerin ihtilaflı bölge olduğuna dair hiçbir belge ve anlaşma olmadığı da iddialar arasında. 140. maddeye ilişkin yapılan açıklamalarda Bağdat makamlarının da kesin olarak bir bölge tarifi vermediği biliniyor.
Merkezi Bağdat hükümetiyle Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) arasında paylaşılamayan yerler olarak bilinen bu bölgeler, IŞİD’in Musul işgaliyle tekrar gündeme gelmiş, IKBY yetkililerinin ‘ilginç’ açıklamalarıyla bu toprakların IKBY’ye ait olduğu iddia edilmişti. Mesud Barzani, Irak Anayasa’nın 140. maddesinin, Irak ordusunun IŞİD’in gelmesinin ardından bu bölgelerden çekilip Peşmerge güçlerinin kontrolü sağlamasıyla artık konuşulmayacağını söyledi. IŞİD’i Irak’tan çıkarma operasyonlarında boy gösteren Peşmerge güçleri, Suriye sınırından İran’a kadar IŞİD kontrolündeki büyük bir bölgede hakimiyetini ele geçirdi. IŞİD’den geri alınan toprakların yüzde 40’ının kontrolünü elinde bulunduran Bölgedesel Kürt Yönetimi, Musul’un kuzeybatısında Türk askerinin Sünni milislere eğitim verdiği Başika ile birlikte kırsalda stratejik bölgeleri ele geçirdi. Aynı zamanda Peşmerge, ‘İkinci Kandil’ olarak bilinen Sincar’ı da PKK ile birlikte yönetiyor.
Bağdat yönetimi savaşta yeni bir cephe açmamak adına en baştan itibaren Peşmerge ile iyi ilişkilerini sürdürse de, özellikle Kerkük ve güneyindeki IŞİD kontrolündeki Havice’nin egemenliği konusu Erbil ile arasında büyük bir gerginlik kaynağı olarak varlığını koruyor.
Referandumun Peşmergenin IŞİD sonrasında ele geçirdiği tüm bölgeleri kapsayacağı konusu belirsizliğini korurken, Erbil yetkilileri yaptığı açıklamalarla hiçbir şekilde bu karardan dönülmeyeceğini söylüyor.
IKBY’deki eski bakanlardan Ebu Bekir Ali’nin IŞİD sonrası Irak’ın geleceği konusunda söylediği sözler ile yazıyı bitirmek istiyorum.
Üç yıl önce IKBY’nin bağımsızlığı hakkında konuşan İslam Birliği Partisi’nin yöneticilerinden Ali, “Bağımsız Kürdistan için koşullar hiç olmadığı kadar müsait.” ifadelerini kullanmasının ardından “IŞİD’e teşekkür borçluyuz, sayelerinde devletimiz oldu.” diyerek IŞİD’in aslında Irak’ın bölünmesi için bir vesile kaynağı olduğunu itiraf etti. Öyle ki milyonlarca insanın komplo olarak ortaya attığı ve üzerinde yıllardır tartıştığı teori gerçek oldu. Bakalım bağımsızlık referandumu ve IŞİD sonrasında bölgede kaç devlet daha kurulacak?
Kaynak:
http://www.aljazeera.com.tr/blog/irak-kurtleri-dogru-zamani-ariyor/
http://www.ydh.com.tr/HD3148_irak-anayasasinda-kerkuk.html
http://www.orsam.org.tr/files/OA/49/10mahirnakip.pdf
http://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-40191041
http://www.uscirf.gov/sites/default/files/Kurdistan.Report.pdf
E-BÜLTENE ABONE OLUN
Stratejik Ortak yazarlarının makalesi ve haritalar ücretsiz e-postanıza gelsin.
Abone oldunuz, teşekkürler.
Bir şeyler yanlış oldu. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.
Yunanistan ermenistan irak suriye balkanlar osmanlidan ayrilirkende sizin gibi dangalaklar hayal diyordu.ama aradan zaman geçtikçe kabulendiniz.çünkü ancak urursunuz.it uğur kervan yurur
BAĞIMSIZ mı güldürmeyin Allah aşkına abdnin kukla bi devleti olur ancak bölgeninde başına bela olmasıda cabası
bağımsız Kurdistan’a Destek verilmeli
Bak kardesim bagimsiz kurdistan demissin ama hic bir zaman kurdistan diye bir devlet kurulmayacaktir bu cografyada.lakin sahsen barzaninin kuracagi devleti turkiyenin desteklemesini isterim.ama soyle bi durum olmasi gerekir.pesmerge ne zaman pyd-pkk gibi orgutle catismaya girer bizim amacimiz bunlardan farklidir diyip ayrilirsa o zaman desteklenmesi gerekir.ve hatta turkiyeyle birlesebiliriz diye barzaninin lafi vardir.bunun haricinde kurulacak hic bir devlet yada ozerkligin turkiye tarafindan kabul gorulecegini zannetmiyorum.bagimsiz kurdistan diyip bide kurdistani buyuk yazdigina gore sen kurdistan hayaliyle yasayan yakin zamanda da geberecek olan bir teroristsin.merak etmeyin hayallerinizle birlikte gebereceksiniz.