Libya’da İşgale Karşı Stratejik Unsur: Halk

2340

Yönetim kadroları, ülkelerin gerçek sahibi değillerdir. UMH hükümeti ile General Hafter’in savaşı bittiğinde Libya’da iskân olunmuş halk kim ise, Libya’nın sahibi onlar olacaklardır. Libya nüfusunun büyük çoğunluğuna ev sahipliği yapmasıyla ve coğrafi konumuyla savaşın en stratejik noktalarından biri olan Trablus şehri, terör kuşatması altında olmakla beraber Türk desteği ile UMH güçleri tarafından başarılı biçimde müdafaa olunmaktadır.

  • Trablus şehri askeri harekât ile yıpratılmaya çalışılırken,
  • Trablus halkının da kültürel dinamikleri tahrip edilerek, işgal zemini hazırlanmaktadır.

Nüfusun büyük çoğunluğunun oluşturduğu bu sahil şehrinde, tahribata karşı muhafaza edilmesi gereken bir güç unsuru da kültürel dinamiklerdir. Libya halkının manevi bağları çözüldüğünde Libya, sahiplerinin elinden alınmış olacaktır.

Savaş pratiğinde iki unsurun öneminin anlaşılması gerekmektedir:

  1. Libya halkının yüzyıllardır muhafaza ettiği kültür; kabile/aşiret/tarikat yapıları
  2. Libya’nın tarihten bugüne etkili ve çarpıcı gücü olan Kuloğulları

İnanç Merkezli Kültürel Tahribat

Libya Devleti bugün, General Hafter ile uğraşırken bir yandan da petrol sahalarının kontrolüne heves eden harici kuvvetler ile de mücadele etmektedir. Nitekim BM, bugün Libya’da UMH hükümetini meşru olarak görse de yerli yerinde tam destek ancak Türkiye Cumhuriyeti’nden gelmiştir. Safları netleştirmek gerekirse Libya’da; UMH hükümeti, Türk Devleti’nin kadirşinas desteği ile beraber saf tutmakta, terör ve terör destekçilerine karşı da Trablus’ta mücadele vermektedir. Türk Devleti’nin açık desteği haricinde Libya’nın meşru hükümetine hatırı sayılır bir destek gelmemektedir. Bütün bunlarla beraber son kertede Libya’nın refahı, Libya halkının direnci ve kararlı mücadelesine bağlıdır.

Libya toprakları tıpkı bir harp arenası gibi devletlerarası mücadelenin merkezi haline getirilmeye çalışılmaktadır. Libya’da halkın özüne ve dinamiklerine pusu kurularak, fiili işgal ile beraber bunun tamamlayıcısı olan kültürel işgal politikasına zemin hazırlanmaktadır. Halkın direnci ve bilinci zayıflatılarak ülke, işgale müsait hale getirilmeye çalışılmaktadır. Libya’nın kabilelerden, aşiretlerden ve tarikatlardan oluşan nüfus yapısı, uluslararası müdahalelerle sessizleştirilmeye, sindirilmeye hatta gayrimeşru gösterilmeye çalışılmaktadır. Dış müdahalenin öznesi, dünyanın birçok yerinde de Müslümanların başına türlü gaileler açan ‘İslam’ adı altında terörize olmuş gruplardır. Ehlisünnet inancını tekfir ederek düşman olarak gören, muhtelif yöntemlerle ehlisünnete karşı ceht eden radikal gruplar Libya halkına da aynı zulmü; tehdit, baskı, tahkir gibi yöntemlerle göstermektedirler. Trablus halkı mezhep, inanç ve geleneklerinden kopartılarak kimliksizleştirilmeye çalışılmaktadır.

Libya son durum haritası üzerinde nüfus dağılımı – Harita: TRT

Trablus’ta belli başlı köklü Camii ve ilim merkezleri haricinde, birçok mahalle camisi radikal grupların örgüt mahalli haline gelmiştir. Radikaller bu camilerde, hutbe ve vaazlarla ehlisünnet Müslümanları tekfir etmekte ve diledikleri örgüt deklarasyonlarını bu kürsülerden müntesiplerine duyurmaktadırlar. Henüz hüviyetini kaybetmeyen bilinçli halk kesiminin kullanmaya çalıştığı camileri de bu radikal gruplar ziyaret etmekte ve bölgede yayılma politikalarına devam etmektedirler. Libya halkının bu duruma göstereceği tepkilere karşın bu misyonerler arka planda silahlı milisler tarafından desteklenmektedir. Trablus’ta ve kontrol ettiği bölgelerde UMH Ordusu, başarılı bir şekilde kendinden başka silahlı unsur barındırmamaktadır. Lakin yedi yıldır iç karışıklık durumunda olan bir ülkenin ordusu doğal sürecin bir gereği olarak muhtelif silahlı milis güçlerinden oluşmaktadır. UMH milis güçleri ekseriyette vatanperver askerler ve ehil komutanlardan oluşmaktadır. Bununla beraber Libya pratiğinde söz hakkı olan medhali selefiler, ağırlığı Hafter tarafında olmakla beraber küçük bir zümre olarak UMH milisleri içerisinde de farklı hüviyetlerde yer edinebilmişlerdir.

Savaş altındaki coğrafyalarda askerler, kaynakların/imkânların sahibi konumunda olup, bağlayıcı hukuk kurallarından bağımsız hareket edebilmekte, halk üzerine baskı oluşturabilmektedir. Bu de facto kuvvet vasıtasıyla UMH içerisinde bulunan medhali selefi zümre; Trablus’un tabii demografik yapısını çözmeye çalışan misyonerlerin, halktan gelebilecek tepkilere karşı sahada güvenlik problemi yaşamalarının önüne geçmektedirler. Libya halkının potansiyelde var olan teşkilatlı gücü, gerek halkın arasındaki radikal misyonerler vasıtasıyla, gerekse aynı zihniyetin UMH içindeki temsilcilerinin baskısıyla vücuda gelemeden çökertilmekte, baskı altına alınmaktadır. Libya Devleti, tarihten günümüze önemli güç unsuru olan, kabile/aşiret/tarikat çatısı altında ittihat etmiş, örgütlü halk kuvvetinin iç ve dış etkenler vasıtasıyla tahrip edilmesine izin vermemelidir.

T. Turan

Stratejik Ortak Misafir Yazar

[irp posts=”27316″ name=”Libya’da Bir Türk Gücü: Kuloğulları”]

[irp posts=”23508″ name=”Libya Nüfus Dağılımı Haritası”]

[irp posts=”3433″ name=”Libya Son Durum Haritası (2020)”]

KAYNAK

Kekilli, E. (2019). Ortadoğu siyasetinde medhali selefiliğin rolü. Siyaset, Ekonomi ve Toplum
Araştırmaları Vakfı.
Koloğlu, O. (2011). Arap kaymakam. Aykırı Yayınları.
Yiğit, H. (2014). Libya’da kanlı bahar. Tekin Yayınları.

E-BÜLTENE ABONE OLUN

Stratejik Ortak yazarlarının makalesi ve haritalar ücretsiz e-postanıza gelsin.

Abone oldunuz, teşekkürler.

Bir şeyler yanlış oldu. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.

E-BÜLTENE ABONE OLUN

Stratejik Ortak yazarlarının makalesi ve haritalar ücretsiz e-postanıza gelsin.

Abone oldunuz, teşekkürler.

Bir şeyler yanlış oldu. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.

Yazarlık Başvurusu

3 YORUMLAR

  1. 2011’den beri Libya’yı takip ediyorum. Libya haberlerini, Libya ile ilgili konuşulan neredeyse tüm programları izledim fakat Libya Halkına bu açıdan bakan bir yazıyı ilk kez okuyorum. Başarılı buldum umarım devamı gelir.

Yorum Yaz

Lütffen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz