Çevre sorunları ve iklim değişikliği konuları küreselleşme ile birlikte son dönemde tüm dünya devletlerinin tartıştığı ve üzerine çalışmalar yaptığı konulardan olmuştur. Çevre sorunları algısı Sanayi Devrimi ile değişime uğramış ve teknolojinin yıllar içerisinde gelişmesiyle birlikte giderek artan bir tehdit haline dönüşmüştür. Uluslararası arenada temel aktör olan devletler ulusal çapta çevre sorunlarını önlemek adına politikalar geliştirmiş olsa da kısa sürede bu politikaların tek başına yeterli olmadığı anlaşılmıştır. Bu sebeple devletler uluslararası örgütler aracılığıyla birtakım politikalar geliştirmeye ve uygulamaya başlamıştır. Uluslararası örgütler boyutuyla çevre sorunlarını önlemek adına atılan ilk önemli adım Birleşmiş Milletler Örgütünün düzenlediği 1972 Stockholm Dünya Çevre Sorunları Konferansıdır.
Bu konferansa katılan 100’den fazla devlet çevre sorunlarının tanımlanması, önlenmesi için ortak paydada buluşarak konferans sonunda bir deklarasyon yayınlamışlardır. Bu konferansın en önemli noktası ise çevre hakkının bir insan hakkı olarak kabul edilmesidir [1]. 1970’lerde başlayan bu adımlar daha sonraki yıllarda da devam etmiştir. Akdeniz Eylem Planı, Brundtland Raporu, Rio Konferansı, İklim Değişikliği ve Çerçeve Sözleşmesi, Kyoto Protokolü vb. birçok konferans ve anlaşmalar yapılmıştır.
Avrupa Birliği (AB), çevre konusunda duyarlılık kazandırılması ve çevre sorunlarının önlenmesi konusunda örnek olacak örgütlerden biridir. AB hem çevre sorunları hem de iklim değişikliği konularında birçok çalışmalar yapmış ve bu konular üzerinde politikalar geliştirerek uygulamaya koymuştur. AB aynı zamanda Dünya Çevre Konferansında kabul edilen belgeleri de örgüt içerisinde kabul etmiştir [2]. AB’nin çevre konusunda uygulamaya koyduğu temel politikaları Avrupa Tek Senedi, Maastricht Anlaşması, Amsterdam Anlaşması, Nice Anlaşması, Lizbon Anlaşması ve Çevre Eylem Programları gibi anlaşma ve programlar üzerinden değerlendirilebilmektedir. Bu çalışmada öncelikle AB’de çevre politikalarının gelişim sürecine bakılmasının ardından ikinci kısımda AB’nin iklim değişikliği politikaları incelenerek AB’nin uluslararası arenada bu politikaları nasıl uyguladığına bakılacaktır.
Avrupa Birliği’nde Çevre Politikaları
AB’nin kurucu anlaşmalarında tesis edilmeyen çevre politikaları ilk olarak 1987 yılında Avrupa Tek Senedi ile birliğin kurucu anlaşmalarına dahil edilmiştir. Fakat AB’de çevre politikaları 1970’lerden itibaren oluşmaya, gelişmeye başlamıştır. AB’de çevre politikalarının gelişimi hem ekonomik hem de sosyal nedenlere dayanmaktadır. Ekonomik nedenlere bakıldığında AB’nin kuruluş amaçlarından olan iç pazar oluşturma hedefi doğrudan çevre konusu ile iç içedir. Bir iç pazar oluşturmak diğer devletlerle de ortak standartlara ulaşmak anlamına geldiği için çevre politikaları gittikçe önem kazanmıştır. Sosyal nedenleri ile aldığımızda ise AB, kuruluşundan bu yana genişleme sürecinde olan örgütlerden biridir.
Birliğin genişlemesi sonucunda artan nüfusla birlikte ihtiyaçlar da artmış ve birlik üretim kapasitesini arttırmak durumunda kalmıştır [3]. Bunun da sonucunda kaynaklar tahribata uğrayarak tükenmeye başlamıştır. İşte bu sebeple AB’de çevrenin korunması ve çevre sorunlarının önlenmesi pek çok anlaşmaya konu olmuş ve AB’nin en önemli meselelerinden biri haline gelmiştir.
Çevre sorunlarına bağlı iklim değişiklikleri, kirlilik gibi problemlerin tek bir bölge ya da ülke üzerinde sınırlı kalmaması, tüm dünya ülkelerini ilgilendirmesi sebebiyle AB ülkeleri gerek Birlik içinde gerekse diğer ülkelerle birlikte hareket etmenin çevre konusunda en önemli nokta olduğunu kavramıştır. Buradan hareketle gerek ikili anlaşmalar ile gerekse Birleşmiş Milletlerin çevre politikalarına dahil olarak çevre konusunda önemli adımlar atmıştır.
AB’nin çevre politikalarına bakacak olursak;
- Avrupa Tek Senedi
- Maastricht Anlaşması
- Amsterdam ve Nice Anlaşmaları
- Lizbon Anlaşması
- Çevre Eylem Programları olarak sıralamak mümkündür.
1. Avrupa Tek Senedi
AB’nin kurucu anlaşmaları olan 1951 ve 1957 tarihli anlaşmalarda çevre politikalarına yer verilmemiştir. 1987 yılında yürürlüğe giren Avrupa Tek Senedi ile AB’nin kurucu anlaşmaları revize edilmiş ve çevre konusuna ayrı bir başlık ayrılmıştır [4]. Avrupa Tek Senedi ile Avrupa Ekonomik Topluluğu Anlaşması’nın 3. Bölümü 130. maddesine ‘çevre’ adı altında VII. bir başlık oluşturulması düzenlenmiştir. Bu başlık altında 3 maddeye yer verilerek, çevre kalitesinin korunması ve iyileştirilmesi, insan sağlığının korunmasına katkıda bulunulması ve doğal kaynakların gelecekteki durumu göz önüne alınarak kullanılması ve tüm bunların topluluk tarafından eyleme geçirilmesi belirtilmiştir [5]. Avrupa Tek Senedi, kurucu anlaşmalara çevre konusunda ilk kez maddeler eklemesi sebebiyle AB çevre politikaları açısından önem arz etmektedir.
2. Maastricht Anlaşması
1992 tarihli Maastricht Anlaşması ile Avrupa Tek Senedi ile getirilmiş olan 3. Bölüm 130. maddedeki çevre başlığı altındaki maddeler birtakım değişikliklere uğramış ve çevre ile ilgili yeni düzenlemelere yer verilmiştir. Maastricht Antlaşması; çevreye saygılı bir sürdürülebilir gelişmeyi temel amaç olarak benimsemiştir. AB şu hedefler konusunda görüş birliğine varmıştır; küresel ve bölgesel düzeyde çevre sorunları ile mücadele etmek üzere, uluslararası düzeyde önlemlerin geliştirilmesi, birliğin değişik bölgelerindeki durumların çeşitliliği dikkate alınarak yüksek bir koruma seviyesinin hedeflenmesi, çevre koruma önlemlerini, AB’nin diğer politikaları ile entegre etmek için bazı uyumlaşma önlemlerinin alınması ve çevre politikalarının finansmanı için uyum fonu kurulmasıdır.[6]
3. Amsterdam ve Nice Anlaşmaları [7]
1999 yılında yürürlüğe giren Amsterdam Antlaşmasıyla, ileri derecede çevre kalitesinin korunması ve iyileştirilmesi, uyumlu ve dengeli sürdürülebilir kalkınmanın desteklenmesi gibi önemli değişiklikler Topluluğun genel amaçları arasına girmiştir. Nice Antlaşması 7-8 Aralık 2000 yılında yapılan zirve sorucunda imzalanmıştır. Bu anlaşmada çevre ile ilgili normlar daha belirgin konuma getirilmiş ve daha üst düzeye çıkarılmıştır. Çevrenin korunması konusunda yapılan düzenleme, “doğrudan ve dolaylı biçimde su kaynaklarının kullanımını etkileyen su kaynaklarının yönetimine ilişkin nicel önlemlerin”, eklenmesi ve “atıkların yönetimi haricinde arazi kullanımı” ibaresinin önceki metinlerden çıkarılması şeklinde gerçekleşmiştir.
4. Lizbon Antlaşması
AB çevre politikalarının temelini oluşturan ilkeleri bütünlük içerisinde görebilmek için, AB’nin kurucu antlaşmalarına ek olarak Lizbon Antlaşması’na da bakmak gerekmektedir [8].
Antlaşmanın çevre ile ilgili maddesinde; çevresel kalitenin geliştirilmesi, sürdürülmesi ve korunması, doğal kaynaklardan makul ve mantıklı bir şekilde yararlanılması, insan sağlığının korunması hem bölgesel hem de uluslararası düzeyde çevre sorunlarının ortadan kaldırılması amaçlarına yönelik olduğu belirtilmektedir. AB Anayasası olarak nitelendirilen Lizbon Antlaşması, AB’nin çevre ile ilgili atacağı adımların boyutunu genişletmiş ve Birliğin sadece tedbir almak değil çevre ile ilgili çalışmaları finanse etmesi gerektiği üzerinde odaklanmıştır.[9]
5. Çevre Eylem Programları
AB, Birleşmiş Milletlerin 1972 Stockholm Konferansının ardından dönemin üye devletleri ile birlikte aldıkları kararlar neticesinde çevre eylem planlarını ortaya koymuşlardır. Bir bakıma AB temel belge ve anlaşmaları ile ortaya konulan çevrenin korunmasının uygulamaya konulması niteliği de taşıyan bu çevre eylem programlarının hukuki bağlayıcılığı bulunmasa da birliğin çevrenin korunması konusundaki örnek uygulamalarındandır. Bu programlar ile üye devletler sadece belli bir bölge ya da ülke ile sınırlı kalmayarak tüm dünyayı da kapsayacak ilkeler ve maddeler içeren planlar hazırlamışlardır.
a) Birinci Çevre Eylem Programı (1973-1976):
Programın temel amacı “Ulusal çevre politikalarının, birbirine uyumlu hale getirilmesi ve koordine edilmesidir”. Birinci Çevre Eylem Programı’nın genel prensipleri on bir başlık halinde verilmiştir. Bu program ile Topluluk gelecekteki politikaları şekillendirecek ve yol gösterecek ilkeleri benimsemiştir.
b) İkinci Çevre Eylem Programı (1977-1981):
Birinci Çevre Eylem programının tamamlayıcısı niteliktedir. Bu program ile çevre sorunlarının giderilmesi konusunda politikaların geliştirilmesinin yanı sıra ortak çevre politikasının belirlenmesi konusunda da adımlar atılmıştır [10].
c) Üçüncü Çevre Eylem Programı (1982-1987):
İlk iki programa göre daha genel konulara değinmiştir. Özellikle çevre sorunlarını önleyici politikalara çokça yer verilmiştir. Bu program ile asıl üzerinde durulan konu kirliliği ortaya çıkaran etmenlerin ortadan kaldırılması olmuştur [11].
d) Dördüncü Çevre Eylem Programı (1987-1992):
Avrupa Tek Senedi ’nin ardından ortaya konan bu programda kirlenmenin önlenmesi konuları üzerinde durulmuştur. Bu programın diğer programlardan farkı nükleer güvenlik ve bio-teknoloji gibi konulara da yer vermiştir. Ayrıca uluslararası düzeyde eylem konusu üzerinde önemle durulmuştur.[12]
e) Beşinci Çevre Eylem Programı (1993-2000):
Bu program ile öncelikle kirlenmeden önce koruma ve ortak sorumluluk ilkesi ana temaları oluşturmaktadır. Ayrıca sürdürebilir kalkınma ve sorumluluğun paylaşılması kavramları üzerinde de sıkça durulan bu programın içeriğinde iklim değişikliği, asit yağmurları, atıkların yönetimi vb. pek çok konu üzerinde durulmuştur.[13]
f) Altıncı Çevre Eylem Programı (2001-2010):
Altıncı Çevre Eylem Programı ana hatlarıyla Çevre Hukukunun AB üye ülkeleri tarafından yüksek derecede uygulanmasının sağlanması ile çevresel İlkelerin ve politik hedeflerin tam entegrasyonunun AB ülkeleri tarafından onaylanması üzerinde durmuştur. Bu program önceki eylem programları üzerine kurulmuştur. Ayrıca küresel ölçekte çevre sorunlarını daha geniş kapsamlı ele almaktadır.[14]
g) Yedinci Çevre Eylem Programı (2013-2020):
Program 2020 yılına kadar yürürlükte kalacaktır. Bu programda AB çevre mevzuatına geniş bir yelpazede yer verilmiştir. Bunun sonucu olarak hava, su ve toprak kirliliği önemli ölçüde azaltılmıştır. Mevcut kimyasallar modernize edilmiş ve birçok zehirli ve tehlikeli maddenin kullanımı kısıtlanmıştır.[15]
AB Çevre Eylem Programı, AB’nin belirlemiş olduğu politikaların uygulanmasına yardımcı olmuş aynı zamanda üye devletler başta olmak üzere hem aday ülkelere hem de diğer dünya ülkelerine örnek teşkil etmektedir. Bu anlamda bu programlar ile AB’nin çevre konusundaki temel ilkeleri de oluşmuştur. Bu ilkeler; Kirleten Öder İlkesi, Önleme İlkesi, İhtiyatlılık İlkesi, Yüksek Seviyede Koruma İlkesi, Kaynakta Önleme İlkesi, Bütünleyicilik İlkesi, Hizmette Halka Yakınlık/ Katmanlı Yetki İlkesidir [16].
Avrupa Birliği İklim Değişikliği Politikaları ve Örnek Uygulamalar
Küresel iklim değişikliği ile mücadelede en önemli ve ilk küresel yanıt, Rio de Janerio’da 1992’de düzenlenen Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Konferansında kabul edilen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (BMİDÇS) ile olmuştur. AB, 1992’den önce henüz BMİDÇS’nin hazırlık sürecinde iken, Lüksemburg Çevre ve Enerji Konseyi’nde 1990 yılında belirlediği kendi içinde CO2 emisyon azaltım hedefi ile küresel iklim politikalarının geliştirilmesinde o tarihlerden bu yana erken ve güçlü bir konumda olmuştur. AB, BMİDÇS’ye 21 Mart 1993 tarihinde taraf olmuştur [17]. Aralık 1997’de BMİDÇS’ye ek Kyoto Protokolü’nü kabul edilerek iklim değişikliğini ele almak için bir adım daha atılmıştır. BMİDÇS çerçevesine dayanan Protokol, başlangıçta 38 sanayileşmiş ülke ve Avrupa Topluluğu’ndan (AB-15) kaynaklanan sera gazı emisyonlarına yasal olarak bağlayıcı sınırlar koymaktadır [18].
Ayrıca AB kurucu anlaşmaları ve Lizbon anlaşmasında iklim değişikliğinin önlenmesi konusunda politikalar geliştirilmiştir. AB Çevre Eylem Programlarından Altıncı Çevre Eylem Programı ile Kyoto Protokolünün onaylanması ve uygulanması üzerinde durularak iklim değişikliği ile ilgili eylem programları kabul edilmiştir. AB, tüm bunların dışında Kyoto Protokolünü destekleyecek birtakım belgeler ortaya koymuş ve bunlar üzerinde çalışmalar yapmıştır. Bunlardan ikisi 1997 Beyaz Belge ve 2001 Yeşil Belgedir. Bu belgelerin temel hedefi yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını arttıracak gaz salınımlarını en aza indirgemektedir. Yine iklim değişikliğini önlemek adına uygulanan örnek uygulamalara bakacak olursak, 1998-2002 döneminde çalışan enerji çerçeve programı çerçevesinde CARNOT, ETAP ve SYNERGY gibi programlar bulunmaktadır. SAVE ve ALTENER programları da daha sonra bu çerçeve programının kapsamına alınmıştır. [19]
Sonuç
AB, çevre sorunları konusunda gerek kurucu anlaşmalarını destekleyici anlaşmaları ile gerekse uyguladığı çevre eylem programları ile bir örgüt olarak çevre sorunlarının oluşması, önlenmesi ve giderilmesi; sürdürebilir kalkınmanın sağlanması konularında yalnızca Birliği kapsayacak politikalar yürütmemiş tüm dünya ülkelerini de ilgilendiren bu konuda ortak bir politika yürütme içerisine girmiştir. Sadece kendi politikaları ile sınırlı kalmayarak Birleşmiş Milletler tarafından da ortaya konan anlaşmalara ve belgelere taraf olarak bu konuda daima iş birliğine hazır olduğunu ortaya koymuştur. AB, aynı zamanda iklim değişikliğinin önlenmesi konusunda önemli adımlar atarak birlik içinde karbon salınımının azaltılması adına adımlar atmaktadır. Kyoto Protokolüne dahil olan Birlik, kendi içinde de hazırladığı belgeler ve yürüttüğü programlar ile karbon salınımını önlemek adına yeni enerji politikalar geliştirmiş ve Birlik içinde veya Birliğe aday olacak ülkelere bu konuda belirli kıstaslar getirmiştir. Görüldüğü üzere AB, çevre ve iklim değişikliği politikalarını yalnızca Birlik içerisinde bırakmamış bu konuların tüm insanlığı ilgilendirdiğini görerek ortak adımlar atma ve ortak çalışmalar yapma çabası içerisine girmiştir.
[irp posts=”27396″ name=”Avrupa İçinde Yeni Bir Avrupa: Balkanlar ve Avrupa Birliği”]
KAYNAK
Dipnotlar
[1] Kemal Görmez, Çevre Sorunları, Ankara: Nobel Akademik Yayıncılık, 2018, s.60.
[2] Kemal Görmez, 2018, s.71.
[3] Belgin Akçay ve İlke Göçmen, Avrupa Birliği: Tarihçe, Kurumlar, Teoriler ve Kurumlar, Ankara: Seçkin Yayıncılık, 2012, s.513.
[4] Kemal Yaman ve Murat Gül, “Kuruluşundan Günümüze Avrupa Birliği’nin Çevre Politikası”, Ekonomi, İşletme ve Yönetim Dergisi, 2(2), 2018, s.203.
[5] Belgin Akçay ve İlke Göçmen, 2012, s.514.
[6] Salih Batal, “Avrupa Birliği Çevre Politikalarının Temel Özellikleri”, Mevzuat Dergisi, 13(148), 2010, s.11.
[7] Ahmet Hamdi Aydın ve Ömer Çamur, “Avrupa Birliği̇ Çevre Politikaları ve Çevre Eylem Programları Üzerine Bir İnceleme”, Bingöl Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 7(13), 2017, s.33.
[8] Bülent Duru, Avrupa Birliği ve Çevre Politikası, Ankara: İmaj Yayınevi, 2007, s.4.
[9] Ahmet Hamdi Aydın ve Ömer Çamur, 2017, s.34.
[10] Belgin Akçay ve İlke Göçmen, 2012, s.521.
[11] Kemal Yaman ve Murat Gül, 2018, s.211.
[12] Belgin Akçay ve İlke Göçmen, 2012, s.522.
[13] Kemal Görmez, 2018, s.74.
[14] Ahmet Hamdi Aydın ve Ömer Çamur, 2017, s.38.
[15] Ahmet Hamdi Aydın ve Ömer Çamur, 2017, s.39.
[16] Belgin Akçay ve İlke Göçmen, 2012, s.527.
[17] Nuran Talu, “Avrupa Birliği İklim Politikaları”, T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 2019, s.13.
[18] “İklim Değişikliği ve AB’nin Tepkisi”, 27 Kasım 2007, https://ec.europa.eu/commission/presscorner/detail/en/MEMO_07_515#38;format=HTML&38;aged=0&38;language=EN&38;guiLanguage=en (Erişim Tarihi: 16.04.2021).
[19] Murat Güneş ve Gönül Kılıç, “Avrupa Birliği’nin İklim Değişikliği Politika ve Önlemleri”, Çevre, Bilim ve Teknoloji, Teknik Dergi, 2, 2004, s. 11.
Kaynaklar
Akçay, Belgin ve İlke Göçmen. Avrupa Birliği: Tarihçe, Kurumlar, Teoriler ve Kurumlar. Ankara: Seçkin Yayıncılık, 2012.
Aydın, Ahmet Hamdi ve Ömer Çamur. “Avrupa Birliği̇ Çevre Politikaları ve Çevre Eylem Programları Üzerine Bir İnceleme”, Bingöl Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 7(13), 2017.
Batal, Salih. “Avrupa Birliği Çevre Politikalarının Temel Özellikleri”, Mevzuat Dergisi, 13(148), 2010.
Duru, Bülent. Avrupa Birliği ve Çevre Politikası. Ankara: İmaj Yayınevi, 2007.
Google. “İklim Değişikliği ve AB’nin Tepkisi”. 27 Kasım 2007. https://ec.europa.eu/commission/presscorner/detail/en/MEMO_07_515#38;format=HTML&38;aged=0&38;language=EN&38;guiLanguage=en . (Erişim Tarihi: 16.04.2021)
Görmez, Kemal. Çevre Sorunları. Ankara: Nobel Akademik Yayıncılık, 2018.
Güneş, Murat ve Gönül Kılıç. “Avrupa Birliği’nin İklim Değişikliği Politika ve Önlemleri”, Çevre, Bilim ve Teknoloji, Teknik Dergi, 2, 2004.
Talu, Nuran, “Avrupa Birliği İklim Politikaları”, T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 2019.
Yaman, Kemal ve Murat Gül. “Kuruluşundan Günümüze Avrupa Birliği’nin Çevre Politikası”, Ekonomi, İşletme ve Yönetim Dergisi, 2(2), 2018.
E-BÜLTENE ABONE OLUN
Stratejik Ortak yazarlarının makalesi ve haritalar ücretsiz e-postanıza gelsin.
Abone oldunuz, teşekkürler.
Bir şeyler yanlış oldu. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.
E-BÜLTENE ABONE OLUN
Stratejik Ortak yazarlarının makalesi ve haritalar ücretsiz e-postanıza gelsin.
Abone oldunuz, teşekkürler.
Bir şeyler yanlış oldu. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.