Güney Kıbrıs Liderinin BM’ye Sunduğu ‘Bencil’ Rapor

818
Yazarlık Başvurusu

Kıbrıs Yakın Doğu Üniversitesi’nden Prof. Dr. ATA ATUN (Kıbrıs müzakereleri hakkında), Güney Kıbrıs Rum Yönetimi lideri Anastasiadis’in Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-Moon’a sunduğu  raporun ayrıntılarını yazmış. Yazıda Kıbrıs müzakerelerinde son durumdan, Rumların Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden beklentilerine, kimin ne kazanacağından, ileriye dönük ‘olası’ Rum düşüncelerine kadar bilgilerin yer alıyor.

Rum Yönetiminin Kıbrıs Hayali
Rum’da oyun bitmez. ‘Ne de olsa Bizans’ın torunlarıyız’ diyorlar kendilerine, aralarında uzaktan yakından her hangi bir kan bağı olmasa da.

Rum lider Anastasiadis, müzakerelerin tamamlanmasını ve de olası referandumu 2018 yılına attıktan sonra döndü bir de Davos toplantısında tüm geleneklere aykırı olarak BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon’a kendi isteklerini içeren rapor sundu.

Anastasiadis herhalde biz “Kıbrıslı Türkleri “keriz”, Türkiye’deki yöneticileri de “aptal” sanıyor.

 Bakın raporunda neler yazmış bu aklı çok çalışan ve bizi de ahmak sanan Rum lider.

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin lideri Anastasiadis BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon’a sunduğu raporun ayrıntıları

 Kıbrıs müzakarelerinde son durum:
“Anlaşmaya yönelik yol uzun, belirsizlikler fazla. Yönetim, Güç Paylaşımı, Mülkiyet, Ekonomi ve AB başlıklarında önemli uzlaşı var ama somut bir sonuç yok” diyor (ve bu nedenle de müzakereler 2016 yılında sonuçlanamaz imasında bulunuyor.)

Daha görüşülmeyen konular:
Toprak düzenlemesi, güvenlik ve garantiler, yabancı askerlerin çekilmesi, anayasa ve yasaların yazımı, anlaşmadan sonraki uluslararası anlaşmalar listesi. (Güvenlik ve garantiler daha konuşulmamış ama garantörlüğün kaldırılmasına Türkiye’nin sıcak baktığı havasını yaratmaya çalışıyor Rum lider ve Rum siyasiler)

Önem arz eden konular:
Yeniden yerleşimin ve tazminatların maliyetleri ve kimin tazmin edeceği,

Federal ve kurumsal örgütlerin kurulması.

Çözümün ilk günü:
– Kapalı Maraş ayni gün iade edilecek,
– Büyük miktarda Türk askeri adayı terk edecek,
– Ara bölge Rumlara verilecek,
– KKTC sınırları içinde iskana açılmamış bölgeler (askeri bölgeler) derhal iade edilecek.

Bu listeye lütfetmiş Sayın Anastasiadis ve Kıbrıslı Türklerin de anlaşmanın ilk gününde nelerden yararlanabileceğini yazmış.

– Hükümete hemen katılacakmışız,
– Limanlar ve Hava limanları açılacakmış,
– Direkt ticaret de başlayacakmış.

Duyan da doğru olduğuna inanacak, egemen Rum yönetiminden böylesi izinlerin ve hoş görünün daha ilk günden çıkacağına.

Anastasiadis’in raporunda yazanlar tam bir hikaye.

Zannediyor ki, bizler bundan yaklaşık 120 sene evvel Girit’te tezgahlanan oyunu ve yaşananları unuttuk ve Batı Trakya’daki kardeşlerimizin durumunu hiç bilmiyoruz!

Anlaşmanın ertesi günü, adadaki Türk askerinin büyük bir kısmı, Anastasiadis’e göre yüzde 95’i gidecek ve Türkler kolay bir lokma sınıfına indirgenecek.

Maraş derhal iade edilecek ve Maraş’a geri dönüş sayısı içine dahil edilmemiş yaklaşık 60 bin Rum yerleşecek.

İade edilen topraklara 100 bin Rum göçmen, KKTC topraklarına da 60 bin Rum, Maraş’la birlikte toplamda 220 bin Rum şu anda KKTC’nin elinde olan topraklara yerleşecek…

Sonrası zaten malum.

Türkiye’nin garantisi sulandırıldıktan veya da ortadan kaldırıldıktan sonra bir daha adaya silahlı müdahale edemeyeceği garantili ve de kesin olarak belli olduktan sonraki ilk fırsatta da, aynen Makarios’un yaptığı gibi “Türkler isyan etti” bahanesi ile saldırılacak ve adanın tümü Rum idaresi altına alınacak.

Aslanım Anastasiadis, sen bu kafada gidersen müzakereler değil 2018’de, 2078’de de bitmez, bilgin ola.

Yazıya ek olarak Temmuz 2015 itibariyle Kıbrıs görüşmelerinde neler olmuştu?
Kıbrıs’ta Türk ve Rum kesimleri arasında süren müzakere görüşmelerinin en önemli başlıklarından biri olan toprak konusunda bazı değişiklikler düşünülüyor.

KKTC Kıbrıs adasının %35.4’ünü oluşturuyor. Annan Planı’nda Rumlardan adanın %29’unda Türk hakimiyetini kabul etmeleri istenmişti. Şuan Rumlar bu oranın %25’e kadar inmesini istiyor. KKTC’nin kurucusu ve ilk cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ise Kıbrıs adasında Türklerin toprak hakimiyetinin %30’dan aşağıya inmemesini söylüyordu.

Temmuz 2015 görüşmelerine göre Kıbrıs haritası aşağıdaki gibi olacaktı. Şuan görüşmelerde ki durum nedir tam olarak bilinmiyor.

kıbrıs haritası

E-BÜLTENE ABONE OLUN

Stratejik Ortak yazarlarının makalesi ve haritalar ücretsiz e-postanıza gelsin.

Abone oldunuz, teşekkürler.

Bir şeyler yanlış oldu. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.

Yazarlık Başvurusu

Yorum Yaz

Lütffen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz